“Miras”ı üretime yatıracak o kazançla ihtiyaç gidereceğiz
Saadet Partisi Büyükşehir Belediye Başkan adayı Birol Aydın, Çayırova’da muhtar adaylarıyla buluştu. Model izah etti. Kocaeli’nin “miras” diye tanımladığı değerlerini ihtiyaca değil üretime yatırıp, üretimden kazanılanla ihtiyaçların giderileceğini söyled
İstişare ve dayanışmayı yönetim biçimlerinin merkezine alacaklarını kaydeden Birol Aydın, “Bir yerel yönetici neden istişareden kaçınır, kararları kendisi veya üç beş kişiyle alıp uygular. Neden otobüs durağının yerini kafasına göre belirler. Esnafa sor. Bir semte park mı yapacaksın. Hangi saatte ne olup bittiğine dair oranın sakinlerine sor. İstişare yap. Beleş ya, beleş” dedi.
İNTERNET ÜZERİNDEN ÇOK
BASİT BİR İSTİŞARE
Çayırova’nın en temel sorunlarının ve beklentilerinin neler olduğuna dair internet ortamı üzerinden halkla istişarede bulunduklarını kaydeden Aydın kimi verileri paylaştı: “Çayırova Mahallesi’nden bir vatandaş, Fatih Caddesi’nin trafiğe kapatılmasını istemiş.
Şevki Demirci’nin yine gelmesini isteyen bir vatandaş aksi halde gelecek olandan, Demirci’den daha iyi hizmet beklediğini kaydetmiş. Toplu taşıma ücretlerinden yakının var. Bunun gibi 100’lerce spesifik konu var. Bu örneklediğim, internet ortamında çok basit bir istişaredir.
YÖNETİCİNİN SİGORTASIDIR
Biz Saadet Partili yöneticiler olarak belediyelerde göreve geldikten sonra istişarenin yanı sıra denetime de büyük önem verecek, kendimizi denetleteceğiz. Denetim ve şeffaflık, bir yöneticinin sigortasıdır. Kişi dürüsttür, iyi niyetle yönetime gelir. İki sonra sonra şeytan şırıngayı taktı mı bir gözü Dolar, bir gözü Euro halini alır. Dürüst olarak göreve gelirsin ama dürüst ayrılmayabilirsin. Denetim bu anlamda senin sigortandır. İnancımız da, kanunlar da bu konuda böyle diyor. Denetimden kaçmak için film çevirmenin anlamı yok. Biz yerellerde iktidara geldiğimizde şeffaf ve denetime açık olacağız.”
AHİRET HESABINI DA
UNUTMAYACAKLAR
Toplantıya katılan konuklara Saadet Partisi’nin etkili bir seçim propagandası olan “Cepsiz ceket”i bilip bilmediklerini soran Aydın, “Bizim adaylarımız belediye başkanı seçildiğinde partizanlık yapmayacak ve ahirette de hesap vereceğini unutmayacak. Cepsiz ceket, bu anlamda bu yönetim biçimimizin simgesidir” dedi. Aydın sözlerini, örneklemeler ile de sürdürdü:
DEĞERLENDİRME
MODELİNİ İZAH ETTİ
“Biz kenti yönetmeye talibiz. Dedemizden, babamızdan bir arsanın miras kaldığını düşünün. Bu araziyi altında iki dükkan olan bir binaya dönüştürüp satar; parasını otomobile, lüks eşyalara çevirebiliriz. Ya da mirasın bir kısmını hem hatıra olur hem kara gün parası diye muhafaza eder, diğer kısmını ise üretime yönelik yatırımda değerlendiririz. İşte bu üretimden kazandıklarımızla otomobildir, lüks eşyadır, en başta yapacaklarımızı yapıyoruz. Değerlendirmek böyle bir şey. Biz Kocaeli’nin potansiyelini bu şekilde değerlendireceğiz.
MÜSTESNA BİR İLİZ
Kocaeli; 81 il içinde müstesna bir il. Sivas, Kayseri, Tokat, Bursa, Gaziantep… Hiçbir ilde, bizdeki potansiyel yok. Anadolu yönünden göç eden insanlar Batı’ya doğru gelirken yerleşmek için Bolu’yu değil Kocaeli’yi tercih ediyorsa sebebi var. Çünkü demiryolu, denizyolu, havayolu, karayolu ile ulaşımı var. Küçük bir coğrafya ama kuzeyde Karadeniz var, İzmit Körfezi ile iç denizi var. Hem yaz hem kış turizmine elverişli dağları var.
KENTİN ANA YÜZÜ OLUR
Akdeniz, Karadeniz, Ege iklimlerinin hâkim olduğu bir iliz. Tarımın olduğu köylerde hurma da, fındık da yetiştirebiliyorsun. Genç ve dinamik nüfusun, güçlü bir bütçen var. Siz kentin bu özelliklerini değerlendirirseniz, kentin ana yüzü olur. Kocaeli’nin bu potansiyelini değerlendirmek gerekir. Biz belediyelerde yönetimlere geldiğimizde bu potansiyeli değerlendireceğiz.”
HERKESİN DERDİ YÖNETİCİLERİN ÖNCELİĞİDİR
Yerel yönetimlerde halkın önceliklerinin istisnasız öncelikler olduğunu belirten Aydın, “Arabası olup otopark sorunu yaşayan, üç yaşındaki çocuğunu götürecek park bulamayan, toplu taşıma aracıyla kısa mesafede pahalı yolculuk eden, yüksek servis parası ödeyen öğrencinin sorunu önceliklidir. Erteleyemezsiniz. Parkı birkaç sene sonra yaparsanız, çocuk büyümüş olur. Üniversitelinin servis ihtiyacını iki sene sonraya ertelerseniz, üniversite tahsili sona ermiştir veya ermek üzeredir. Volkan Konak bir şarkısında, ‘Herkesin bir derdi var…’ diyor. Herkesin derdi, yerel yöneticilerin önceliğidir” dedi.
ANAYASANIZ, STRATEJİNİZ OLACAK
Buna karşın şehir, kent kimliği üzerinden altyapı, üstyapı hizmetlerinde önceliklerin olacağını kaydeden Aydın şöyle devam etti: “Master plan demek, ana plan demektir. Potansiyel derken de bunu kast ediyoruz. Siz keyfe keder şekilde viyadük, alt geçit yapamazsınız. Sizin yönettiğiniz şehirde anayasanız, stratejiniz olacak.
500 METREDE 5 FIRIN VARSA…
Nasıl bir Çayırova, Kocaeli tasarlıyorsunuz. Daha ne kadar sanayileşeceğiz. Var olandan ne kadar istifade edebiliyoruz. Ne kadarında gençlerimiz istihdam ediliyor. Bir cadde üzerinde 500 metrede bir iki tane olması gerekirken beş tane fırın varsa, sorun vardır.
UCUZA TÜKETİR, SATIP GELİR EDİNİRİZ
Antalya’da ve diğer illerde üretilen sebzeyi, meyveyi yüksek bedelle tüketiyoruz. Halbuki Gebze’nin, Kandıra’nın, Başiskele’nin köylerinde üretip burada daha ucuza tükettiğimiz gibi ürettiğimizi İstanbul’a da satabiliriz. Hayat, su, ulaşım bu şekilde ucuzlar ve hane halkının geliri artar.
Biz tüm bu potansiyelleri şehrin ana yüzü gibi değerlendiriyoruz. Kocaeli’de hayatı ucuzlatıp Kocaeli’yi dünyanın en gözde şehirlerinden biri haline getireceğiz. At sahibine göre kişner.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.