“Maşa” Dedeağaç’ta. Dün  olduğu gibi bugün de hazırız

“Maşa” Dedeağaç’ta. Dün olduğu gibi bugün de hazırız

Gebze Kaymakamı Mehmet Ali Özyiğit, “Maşa” diye tanımladığı Yunanistan’ın Dedeağaç’a ‘Rusya’ya müdahale’ bahanesiyle asker yığmasının asıl gerekçesinin Türkiye’yi engellemek amaçlı olduğunu söyledi. 100 yıl önceyi kastla, “Dün olduğu gibi bugün de hazırız

1007-002.jpg

Gebze Kaymakamı Mehmet Ali Özyiğit, Gebze’deki ilk milli bayram kutlamasını 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda gerçekleştirirken mikrofondan hem “tarih dersi” verdi. Hem de stratejik bilgisini konuşturdu.

1009-001.jpg

Töreni takip eden yerel basına konuşma metninin taslağını yazılı olarak vererek kolaylık sağlayan Özyiğit mikrofona çıktığında ise o metne dayalı ancak doğaçlama konuştu. Özyiğit, “Maşa” diye tanımladığı Yunanistan’ın Dedeağaç’a ‘Rusya’ya müdahale’ bahanesiyle asker yığmasının asıl gerekçesinin Türkiye’yi engellemek amaçlı olduğunu söyledi. 100 yıl önceyi kastla, “Dün olduğu gibi bugün de hazırız” dedi. Sözlerine tüm katılımcıları selamlayarak başlayan Özyiğit şunları kaydetti:

HUZURLU YAŞAMIN BEDELİ AĞIR OLDU

1011-001.jpg

“Cumhuriyetimizin 99’ncu yılı hepimiz için kutlu olsun. Bugün biz huzurlu, mutlu yaşıyorsak bunun bedeli çok ağır oldu. Bu bedeli ödeyen Türk Milleti idi. Sizlerin ecdadı idi. Kanlarını, canlarını, mal mülklerini feda ettiler. Aslında mal mülk olarak feda edecek çok fazla  bir şeyimiz de yoktu. Ama sofralarındaki ekmeği bölüştüler, kendi üst başındaki giyeceği, elindeki avucundaki ne varsa seferber ederek ordumuza bağışladılar. Hazırlık yaptılar.

Peki, ordu var mıydı? Bilindiği üzere, ülkemiz işgal edilmişti. Ordularımız da terhis edilip dağıtılmıştı. O da yetmedi, silahları da alınmıştı. Ve ortada silah, ordu, para pul, imkân yok. İşgal altındaki bölgelerde savaş hazırlığı yapacaksınız. İnsanları ikna edip bir araya getireceksiniz. Kolay iş mi bu? Zordu, zor olduğu için çok kıymetliydi. İşte biz o ecdadın önünde hürmetle eğiliyoruz.

1013.jpg

Bu zorlukların içerisinde bu gayreti, çabayı sarf eden milletin yiğit evlatlarının organizasyonu kolay mıydı, hayır. Onun başında da kendilerine layık bir yiğit, Mustafa Kemal vardı.

Elbirliği edip, el ele verip düşmanın karşısına dimdik dikildik Türk Milleti olarak.

ÇOCUKLARIMIZA YETERİNCE ANLATMADIK

Düşman düşman deriz de kimdir bu düşman? Bu düşman o gün itibariyle ülkemizi işgal eden İngiltere, Amerika, İtalya, Fransa, Rusya idi. Etrafımızda o gün itibariyle dünya üzerinde güçlü ne kadar devlet varsa her birisi ülkenin bir bölgesini işgal etmişti.

1016.jpg

Hemen dibimizde o dönemin başşehri İstanbul, 5 sene işgal altında kaldı. Ama biz bunu hakikaten o büyük ecdada layık olarak milletimize, çocuklarımıza yeterince anlatabilmiş değiliz.

Limanlarımızın hepsinde gemiler vardı. Sokaklardan işgal güçleri, İngiliz askerleri vardı. Amerikan askerleri, Fransız donanması vardı. Peki, bugün ne var? Bugün de İstanbul’un hemen dibinde Dedeağaç’ta (Yunanistan’ın liman kenti Evros İli’nin merkezi) tanklar, tüfekler var. Askeri hazırlık var. Dendi ki, ‘Yakın zamanda Rusya’ya karşı hazırlık var.’

Peki. Rusya, Ukrayna’na savaş ilan etti. O askeri birliklerden Rusya’ya yönelik herhangi bir şey, yok. O halde hadise şu: Türk Ordusu’nu karayoluyla herhangi bir şekilde kışkırtıp bizim üzerimize dün saldığı gibi bugün de salmak istediği için Yunan karasının sınırlarının korunması ve Türk Ordusu’nun orada engellenmesine yönelik hazırlıklar bunlar.

‘Saldırır’ demiyorum. Belki o planları da vardır. Ama engelleyici bir planlarının olduğu muhakkaktır. Yunanistan’ı dün (100 yıl önce) benzer yolla üzerimize saldılar. Yunan Ordusu, İzmir’e işgal amacıyla çıkıyor ancak Amerika’nın gemileri İzmir Limanı’nda. Eğer Yunan işgaline direnme olursa o gemiler İzmir’i bombalayıp yerle bir edecek. Onun hazırlığıyla gelmiş.

Bugün de benzer tarzda; akılsız Yunanlılar’ı tahrik edip üzerimize salma hazırlığındalar. Dün İzmir Limanı’nda gemi demirleyip Yunanlılar’ı koruyorlardı. Bugün de Dedeağaç’a, Yunanlılar’ın hak iddia ettiği bizim eski adalarımıza yığınak yapıyorlar. Yetti mi, hayır.

YİNE YUNANİSTAN’I

KORUMAK İÇİN GELDİLER

Dün güney vilayetlerimiz olan Antep, Maraş, Suriye, Filistin’i işgal eden Fransızlar bugün de Doğu Akdeniz’de bizim petrol, gaz gibi kaynaklarımıza ulaşmamızı engellemek için donanmasını gönderiyor. Türk petrol ve gaz araştırma gemileri çalışamasın diye gönderiyor. Peki, senin burada ne işin var ‘arkadaş’? Senin alakan var mı bu bölgeyle, yok. Niçin geldin, Yunanistan’ı korumak için geldin.

1012.jpg

Dünkü gibi gene ellerine bir maşa almışlar. O maşayı, Yunanistan’ı tekrar kullanma peşindeler.

Biz o yiğit ecdadın, yiğit komutanın ve silah arkadaşlarının evlatları olarak bugün de ecdadımıza layık olmaya hazırız. Dünkü gibi bugün de karşılarında durmaya, dikilmeye hazırız. Dünkü gibi bugün de her türlü imkanımızla, canımızla malımızla işgal güçlerine, dünün ve bugünün İngiltere’sine, Amerika’sına, Fransa’sına hazırız.

Ve Türk Milleti tarihinin hiçbir döneminde esir olmamıştır. Dünya tarihi boyunca devletsiz kaldığı dönem yoktur. Allah’ın izniyle dünkü gibi dünyaya ve insanlığa hizmet etmeye devam edeceğiz. Çünkü Türk kültürü insanlığı sömürmeye değil hizmet etmeye yöneliktir. Hizmete dairdir tüm birikimimiz. Eğer aksi olsaydı bugün dünya üzerinde bizim bölgemizde doğru dürüst millet kalmazdı. Eğer Batılılar gibi malını mülkünü sömürseydik, kültürünü dilini yok ekseydik etrafımızda bizden başka millet kalmazdı.

O nedenle Cumhuriyetimiz’i, devletimizi kuran askerinden komutanına, başkomutanına ve bu milletin aç susuz evlatlarına varıncaya kadar her birisini saygıyla, hürmetle yad ediyoruz. Başta Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimizin, gazilerimizin önünde saygıyla eğiliyoruz. Onlara layık evlat olmanın gururunu da yaşıyoruz. Bunu sizler 15 Temmuz’da ispat ettiniz. İşbirlikçiyi her zaman buldular.

1015.jpg

Hani dedik ya, ‘İstanbul işgal altında kaldı’ diye. İngiliz, Amerikan işgal güçleri İstanbul’a giriyorlar. Taksim’e girerken; bugünkü devletine ve milletine ihanet eden FETÖ gibi ihanet şebekesi gibi bir şebeke İngiliz Orduları’nın komutanının at arabasından atları çözüyor. Kendi boynuna takıyor ve İngiliz işgal komutanının at arabasını çekme alçaklığını kabul ediyor. O nedenle alçaklar her dönem vardı, bundan sonra da olacak.
1014.jpg

Biz de hem onu kullananları hem de o alçakları 15 Temmuz’daki gibi alt edip yenecek ve ayakta kalacağız.

Cumhuriyetimiz’in 99’ncu yılı hepimize kutlu olsun, mutlu olsun.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.