Kölelik isteyen dört İspanyol’a direniyoruz

Kölelik isteyen dört

İspanyol’a direniyoruz

 ** BMİS Gebze 2 No’lu Şube Başkanı Necmettin Aydın yarın 100’ncü gününe girecek Baldur Grevi’ni değerlendirdi. İşverenin son kozlarından birini Öz Çelik-İş üzerinden oynadığını öne süren Aydın, sınıf tavrı gösteren Öz Çelik-İş’in genel başkanı ve Gebze Şube Başkanı’na teşekkür etti

** Baldur Süspansiyon’da işverene amaçlarının üretim ve uzlaşma, emek dostlarına dayanışma çağrısını tekrarlayıp nisan ortasında dayanışma etkinliğine hazırlandıklarını kaydeden Aydın özetle, “Ülkemizde bürokrasiye yalan söyleyip köle düzeni isteyen dört İspanyol’a direniyoruz” dedi

DİSK BMİS Gebze 2 No’lu Şube Başkanı

Necmettin Aydın ile seri röportaj: 2

Çayırova’nın Şekerpınar Mahallesi’nde kurulu yüzde 100 İspanyol sermayeli Baldur Süspansiyon’da yıllar önce başlayan sendikal örgütlülük mücadelesi, 2020 yılının temmuz ayında Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 2 No’lu Şubesi’nin yetki belgesi almasıyla resmiyetini, hak hukuk adalet nezdinde belgesini ve yerini edindi. Taraflardan işveren kanadının masaya oturmak bir tarafa, ekim ayının sonunda beş sendikalı işçiyi kovmasıyla birlikte 30 Ekim 2020 itibariyle direnişe, 25 Aralık 2020 itibariyle greve dönüştü. Pandemi koşullarında özellikle başlangıç tarihi itibariyle Türkiye’nin teki konumundaki grevde 100’ncü güne yarın (03 Nisan Cumartesi) girilecek.

ÖZ ÇELİK-İŞ’TEN SINIF TAVRI

BMİS Gebze 2 No’lu Şube Başkanı Necmettin Aydın süreci gazetemize değerlendirirken özetle; işverenin son kozlarından birini Öz Çelik-İş Sendikası üzerinden oynadığını öne süren Aydın, sınıf tavrı alacaklarını söyleyen Öz Çelik-İş Genel Başkanı Yunus Değirmenci ve Gebze Şube Başkanı Şerafettin Koç’a teşekkür etti.

ÇAĞRILARINI TEKRARLADI

Baldur Süspansiyon’da işverene amaçlarınınüretim ve uzlaşma, emek dostlarına dayanışma çağrısını tekrarlayıp nisan ortasında dayanışma etkinliğine hazırlandıklarını kaydeden Aydın özetle, “Ülkemizde bürokrasiye yalan söyleyip köle düzeni isteyen dört İspanyol’a direniyoruz” dedi:

GREVDEKİ İŞÇİYLE BİLETLİ

DAYANIŞMA ETKİNLİĞİ

“Arkadaşlarımız 24 saat itibariyle grev nöbeti tutuyor, direniş sergiliyorlar. Gece gündüz mücadele veriyoruz. Grev kırıcılığına dair de tedbirlerimizi mutlaka alacağız. Bütün sendikaları ve işçi sınıfı dostlarını dayanışmaya bir kez daha çağırıyoruz. Sendikamızda konuşacağız. Önümüzdeki günlerde, 15 Nisan gibi bir sanatçı ağırlayarak dayanışma etkinliği gerçekleştireceğiz. Arkadaşlarımız için dayanışma bileti satarak onlara maddi destek sağlanmasını hedefleyeceğiz. Bu konuyla ilgili de mücadelemizi bu şekilde sürdürüyoruz.

MAVİ YAKALILARA PSİKOLOJİK BASKI

Bu fabrikada insanları kandırarak, bir iki ay süreyle çalıştırarak göndermenin kar olduğunu zannediyorlar. Böylesi bir düzen var. Şu anda bile grev ve kapsam dışı çalışan mavi yakalı üye arkadaşlarımızın üç vardiyalı çalışma düzeninde getiriyorlar. Diğer arkadaşlarıyla yan yana gelmesin diye bir başına yemekhanede oturtturuyorlar.

HİÇBİR ŞEY YAPILMADI

Yalnız başına getirip götürüp psikolojik baskı yapıyorlar. Bu insanlık onuruyla bağdaşmayan tutumu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na, mahkemeye bildirmemize rağmen bu yönüyle ilgili herhangi bir şey yapılmadı.”

**

İşveren suç işliyor

Sürekli yalan söylüyor

Bu süreçte Baldur Süspansiyon’da işe başlayan eski İş Müfettişi Yardımcısı Mehmet Koçak’ın rahat durmadığını öne süren Necmettin Aydın, “Kendisiyle birlikte fabrika genel müdürü ve yöneticileri arkadaşlarımıza sürekli telefon ederek, grev kırıcılığı yapmaya çalışıyor. Arkadaşlarımızı arayarak, ‘Gelin. Çalışın. Grevi bırakın’ türü hukuk dışı girişimleri uzun süreden beri devam ediyor. Ama bugüne kadar hiçbir arkadaşımızda bir kırılma yaşamadık.

TİS’TE OLMAYAN MADDELERİ

VARMIŞ GİBİ GÖSTERİYORLAR

İşveren burada suç işlemeye devam ediyor. Valiliğe, Kaymakamlığa, Emniyet Müdürlüğü’ne bir sürü yalanlar söylüyor. ‘İşçi biz nerede dersek orada çalışacak. İşçiyi başka yerde çalıştıramaz’ gibi toplu sözleşmelerimizde olmayan bir takım maddeler varmış gibi gerekçeler göstererek, sendikanın tanınmayacağını belirterek davranışlarını sürdürüyor.

KANUNLARA SAYGILIYIZ DERKEN…

Son yaptığımız şikâyetlerin ardından Türkiye İş Kurumu – İŞKUR tarafından 21 arkadaşımızı sendikal baskı nedeniyle işten çıkarttığını tescillendirdik. İşveren yetkilileri ve işverenin müdürleri bir taraftan işçi arkadaşlarımıza sürekli mesaj yazarak kanunlara saygılı olduğunu öne sürerken diğer taraftan Anayasal hakkı tanımıyor, işçi arkadaşlarımızın evlerine mektup yollayarak taciz ediyorlar. Bu da bizim açımızdan önemli bir suç. Suç duyurusunda da bulunacağız.

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ

Kendisini danışman olarak tanıtan, ismini saklı tutarak işçileri arayan, ‘direk şuraya buraya’ bağlı olduğunu söyleyen, Mehmet Koçak olduğunu tahmin ettiğimiz insanın ve personel müdürünün aleyhine, işçi arkadaşlarımızın grevini kırmak için sürekli baskı yaptıklarına yönelik şikâyette bulunacağız. Koçak’ın danışman olarak tutulduğunu biliyoruz. İşçi arkadaşlarımızı isim vermeden arayan, kendisini danışman olarak tanıtan kişinin de Mehmet Koçak olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Baldur işveren heyetinin ardından bir süre sonra BMİS Gebze 2 No’lu Şube Başkanı Necmettin Aydın ve işçilerden bir heyetle de bir araya gelmişti.

**

İŞKUR HEYETİ RAPORUNA GÖRE İŞVERENİN MEŞRU GEREKÇESİ YOK

Kod29’la atılan Akgül:

Adam yerine konulmadık

 Baldur Süspansiyon’da direniş ile grev arasındaki süreçte çıkartılan ilk beş işçi arasında yer alan 26 yaşındaki Serkan Akgül, Gebze’nin İstasyon Mahallesi’nde oturuyor. Bekâr. Gebze, İstasyon Mahallesi’nde oturuyor. 26 yaşında, bekâr. Baldur Süspansiyon işçilik hayatındaki ilk işyeri ve üç yıldır çalışan. Akgül işyerini şöyle anlattı:

HAK HUKUK, HAK GETİRE!

“Maaşlarda olsun, diğer ödeneklerde olsun, sıkıntı çekiyorduk. Zam istiyorduk. Taleplerimizi karşılamıyorlardı. Onların uygun gördüğü zam oranlarına tabi tutuluyorduk. Beni kod 29’dan, hiçbir tazminat ve hakkımı hukukumu ödemeksizin çıkarttılar.

YARIM SAAT GECİKİNCE

TÜM PRİMİ KESİYORLAR

Biz fabrikada birçok sorunla karşı karşıya kaldık. Sendikayı getirmemizin en büyük nedenlerinden biri adam yerine konulmamak. Fazla mesailerle ilgili kesintiler oluyor. Vardiya primlerimizi, mesaiye yarım saat gecikirsek komple kesiyorlar.

3 BİN 500 LİRA MAAŞI

HİÇBİR ZAMAN GÖRMEDİK

İçeride işçileri yarıştırıyorlar. Ücretlerimizi düzgün hesaplayıp ödemiyorlar. Fabrikaya işçi alırken, ‘Eline 3 bin 500 lira geçecek’ deniyor ama 3 bin 500 lirayı hiçbir zaman görmüyorlar. Neredeyse bin lira aşağı ücrete işbaşı yaptırıyorlar.

Sorduğumuzda, ‘Ha bugün düzelecek. Ha yarın düzelecek’ deniliyor ama bir türlü düzelmiyor. Altı ay geçtikten sonra da işçi çıkmak istemiyor.

1100 DERECE FIRINLARIN ÖNÜNDE

Soyunma dolaplarının ve yemeklerin kötülüğü, işyerindeki koşulların ağırlığı gibi koşullardan ötürü sendikalı olduk. Bin 100 derece fırınlar karşısında çalışan arkadaşlarımızın sağlık sorunları oluşuyor. Sürekli makas kaldıran arkadaşlarımızın bel fıtığı olması sıkıntıları ile de karşı karşıya kalınıyor.

İnsan Kaynakları Müdürlüğü çalışıp, sendikayla çalışılmayacağını ve her şeyin düzeleceğini söylüyor. Verdikleri zam yüzde 5-6 ile sınırlı.”

**

HAYAT DEVAM EDİYOR…

Mitsuba’da yetkiyi aldık

İşverenden davet bekliyoruz

BMİS Gebze 2 No’lu Şube Başkanı Necmettin Aydın, Gebze OSB’de kurulu Japon firması Mitsuba Turkey Otomotiv A.Ş’de örgütlendiklerini belirtip, “Çoğunluğu sağlayıp yetkiyi aldık. Görüşme için işverene çağrıda bulunduk. Bekliyoruz. Örgütlenme çalışması başka işyerlerinde de sürüyor” dedi.

GSB’YE 1 MAYIS ÇAĞRISI YAPACAĞIZ

1 Mayıs İşçi Bayramı’nın da yaklaştığını anımsatan Aydın, “Sendikaların mutlaka alanlara, meydanlara çıkması gerektiğine inanıyoruz. Diğer taraftan yasaklar da başladı. Bir ay içinde nasıl bir yol izlenecek. 1 Mayıs bu yıl cumartesiye denk geliyor. Yasaklar sürerse bir gün öne çekilebilir. Gebze Sendikalar Birliği olarak henüz oturup konuşmadık. Çağrı yapacağız” dedi.

Aydın, “Öte yandan konfederasyonların Gebze’ye yakın yerlerde 1 Mayıs kutlaması kararı alması halinde, böyle olası bir karar Gebze’yi de etkileyecektir” diye konuştu.

KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ KALKIYOR

Kısa çalışma ödeneğinin kaldırılması önümüzdeki günlerde mağduriyetler ortaya çıkartacak düşündüklerini kaydeden Aydın, “Bizim örgütlü olduğumuz fabrikalarda sorun yok ama sendikal örgütlenme olmayan fabrikalarda işverenlerin bu konuyu istismar edeceğine dair endişelerimiz var. Bu da karşı karşıya geleceğimiz sorunların başında yer ediniyor” dedi.

HEM İŞYERİ HEM ŞUBE KOMİSYONU

Kadın komisyonunun şubelerinde de Legrand’daki kadınlar üzerinden kurulduğunu kaydeden Aydın, “Kadın çalışanların olduğu yerlerde de komitemizi oluşturduk. Aktif olarak çalışıyorlar. Legrand’da çok sayıda kadın çalışanımız var. Bir başka fabrikada, 10 kadar kadın çalışan var. Legrand’da kurduğumuz işyeri kadın komisyonu, aynı zamanda şube kadın komisyonu olarak faaliyet gösteriyor. 8 Mart, 25 Kasım günlerinde ve İstanbul Sözleşmesi’ne dair çıkışları oldu.

2021 HAREKETLİ GEÇECEK: Bu yıl içinde MESS Grup toplu sözleşme görüşmelerinin de başlayacağını kaydeden Aydın, “05 Mayıs’ta yetki müracaatlarını yapacağız. Sözleşmenin yürürlük tarihi, eylül ayı olacak. Bu yıl hareketli geçecek” dedi. Aydın, BMİS Gebze 2 No’lu Şube Mali Sekreteri Kadir Gedik ile.

**

Grev sürecinde 16 işçi

yasaya rağmen çıkartıldı

Baldur Süspansiyon grevlerinin, tarihe mal olacak bir grev niteliği taşıdığını kaydedip hem işçi arkadaşlarının direnci hem sendikalarının kararının kendileri açısından çok önemli olduğunu kaydeden Aydın şöyle devam etti: “Bu grevin, geçmişte yaşadığımız pek çok grevi biraz daha farklılaştırdığına da şahit oluyoruz. Belki de Türkiye’de ilk kez karşı karşıya kaldığımız bir süreci hep birlikte yaşıyoruz.

İŞVEREN MASAYA GELMEYİNCE

2020 yılının temmuz ayında yetki belgemiz geldikten sonra işverene verdiğimiz taslak neticesinde işverenin masaya gelmemesi nedeniyle de müzakerede uzun süre bir sonuç alamadık. Uyuşmazlık tutuldu, işverinin avukatları ile bir araya geldik. Tekrardan bir sonuç alamadık.

BİR ARKADAŞIMIZ DAHİ

İSTİFA ETMEDİ

İşveren grev oylaması istedi. Mavi yakalılar ile birlikte bütün arkadaşlarımızın hemen hemen bütünü, ‘Greve evet’ dedi. Oylama öncesi işveren fabrikadaki işçi arkadaşlar üzerine baskıyı, özellikle sendikadan istifa etmeleri istemiyle arttırdı. Bugüne kadar hiçbir arkadaşımız sendika üyeliğinden istifa etmedi. Bu esnada ikisi temsilci konumunda beş üye işçimizi işten attı. 30 Ekim 2021’de kapı önü direnişi başlattık. O süre içinde de mümkün olduğu kadar fabrikada işleyişimizi sürdürdük.

GREV GÜNÜ GREV KIRICILIĞI

Ancak yapılan tüm girişimlere rağmen Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını, yasalarını tanımayarak keyfince davranmayı sürdürünce 25 Aralık 2021 tarihi itibariyle grevi başlattık. Aynı gün 15 işçi getirerek grev kırıcılığı yapmaya kalktı. Üye arkadaşlarımızın da bu hamleye tepki vermesi nedeniyle fabrikada kargaşa yaşandı. Fabrikanın personel müdürünün işçi arkadaşlarımızın hakkını hukukunu tanımamasının neden olduğu bir tartışma ortaya çıktı. Grev kırıcılığı çabaları boşa çıktıktan sonra da başka hamlelerini sürdürdüler.

GREV SÜRECİNDE 16

İŞÇİ DAHA ÇIKARTTILAR

Üç ayı aşkın süredir gece gündüz demeden fabrika önünde bekleyişimiz sürüyor. Bu süreçte çok önemli olaylarla karşı karşıya kaldık. Greve çıktığımız ilk günden yapılan grev kırıcılığı neden gösterilerek daha önce çıkartmış oldukları beş arkadaşımızın yanına 16 arkadaş daha çıkarttılar. Toplamda 21 arkadaşımızı işten çıkarttılar. İşin enteresan tarafı bundan sonra başlıyor.

ÖZ ÇELİK-İŞ HAMLESİ BOŞA ÇIKTI

Bir taraftan bunları yaparken diğer taraftan özellikle beyaz yakalı arkadaşlarımızı Öz Çelik-İş Sendikası’na yönlendirmeye çalıştılar. Öz Çelik-İş Sendikası başkanları bu konuyla ilgili bir girişimlerinin, grevdeki işçilere zarar verecek herhangi bir davranışlarının olmayacağını bize beyan ettiler. Kendilerine teşekkür ediyoruz. İşverenin bu davranışları boşa çıkacaktır diye düşünüyoruz.”