Kod 29’a karşı Ankara yürüyüşü Gebze’den geçti
İstanbul Hadımköy’deki Sinbo’da Kod 29 ile işten atılan Dilbent Türker’in TOMİS yöneticisi Onur Eyidoğan ile birlikte başlattığı Ankara yürüyüşü beşinci gününde Gebze’ye ulaştı
Kod 29’un kaldırılması ve işe iade talebiyle İstanbul’dan Ankara’ya yürüyüş başlatan Sinbo işçisi Dilbent Türker ve üyesi olduğu Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası – TOMİS İstanbul Temsilcisi Onur Eyidoğan, yürüyüşlerinin beşinci gününde Gebze’den geçti.
BEŞ KEZ GÖZALTINA ALINDILAR
Sinbo'da artan iş baskısına karşı sendikalı olup Kod 29 ile işten çıkarılan Dilbent Türker, 192 gündür işe iade talep ediyor. Şirkete iş mahkemesinde dava da açan Türker, adli sürecin uzun sürmesi ve kendisi gibi Kod 29 ile işten atılan 170 binin üzerindeki işçinin sesini duyurmak amacıyla yürüyüş başlattı. Avcılar'dan başlayan yürüyüş başlatan Dilbent Türker, üyesi olduğu TOMİS sendikası yöneticisi Onur Eyidoğan'la birlikte yürüyüş boyunca bugüne kadar beş kez gözaltına alındı.
Türker ve Eyidoğan dün Gebze’de ilk olarak Sarkuysan Fabrikası önünde işçilerle bir araya geldi. Ardından Gebze’de 15 Temmuz Milli İrade Kent Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Türker ve Eyidoğan bugün gün boyunca sendikaları ve fabrikaları ziyaret ederek çeşitli temaslarda bulunacak. Ardından yarın (06 Ağustos) sabah yine kent meydanından hareketle Ankara’ya doğru yürüyüşünü sürdürecek.
Basın açıklamasına HDP Kocaeli eş başkanı Mehmet Selim Akboğa, Gebze İlçe Eşbaşkanı Meryem Uslu ve Dilovası İlçe Eşbaşkanı Kadir Demir; Türkiye İşçi Partisi Gebze İlçe Başkanı Meryem Uslu ile birlikte BDSP, Gebze Kadın Meclisi, Gebze İşçilerin Birliği Derneği, Metal İşçileri Birliği üyeleri katılıp destek verdi.
SESSİZ KALDILAR
7 aya yakın süredir Sinbo önünde Kod 29’un kaldırılması için mücadele ettiklerini kaydeden Dilbent Türker, “Bugüne kadar ilgili kurumlar Kod 29 saldırısını görmedi, işçi sınıfının sorununa sessiz kaldı. Kod 29 ahlaksızlıktır çünkü Kovid süresince 200 bine yakın işçi ahlaksızlık yaptığı öne sürülerek, işten atıldı. Kod 29, adeta işverenlerin işçilere karşı açlık ve işsizlik sopası olarak inşa edildi. Bizler de mücadelemizi Ankara’ya taşımaya karar verdik” dedi.
YASALAR PATRONLAR İÇİN VAR
Beş gündür Anayasal haklarını kullanmak istiyor ama beş gündür gözaltına alındıklarını kaydeden Türker, “Orman yangınlarına, katledilen kadınlara karşı hiçbir şey yapılmazken hakkını arayan işçilere saldırılıyor. Ülkede bu kadar sorun, haksızlık varken Devlet gücünü işçilerin üzerinde sınıyor. Adalet, demokrasi, yasa sadece patronlar için var. Emniyet, yasa sadece patronlar için çalışıyor. Bir işçi hakkını aradığında nasıl öfkeyle saldırıyorlar. Kod 29 ahlaksızlığına son verilmeli. Kod 29’dan işçi atılırken patrondan delil istenmiyor ama bir işçinin haklılığını ortaya çıkartması yıllar alıyor” diye konuştu.
Kod 29’un kaldırılması için Ankara yürüyüşümüze devam edeceklerini kaydeden Türker, “Bizlere engellemeye çalışanlar bilsinler ki haklarımız için yürüyoruz. Ve bu mücadelede ne pahasına olursa olsun geri adım atmayacak, direne direne kazanacağız” dedi.
DÖRT TALEBİMİZ VAR
TOMİS İstanbul Temsilcisi Onur Eyidoğan, Sinbo direnişinin 188’nci günde Ankara yürüyüşünü başlattıklarını kaydedip taleplerini, Madde 25/2, Kod 29’un kaldırılması; tüm işçilere iş ve gelir güvencesinin sağlanması; sendikalaşmanın önündeki engellerin kaldırılması ve sendika üyesi, Sinbo direnişçisi Dilbent Türker’in işe geri alınması olarak sıraladı:
ASIL AHLAKSIZI TOPLUM BİLİYOR
“Taleplerimizde haklıyız ve kazanacağız. Bu talepler yalnızca Sinbo direnişçisinin talepleri değil Türkiyeli işçi ve emekçilerin talebidir. Özellikle pandemide işçiler ölümüne çalıştırılırken patronlar zenginliğine zenginlik kattı. Boyun eğmeyenler Kod 29 saldırısına maruz kaldı. 180 bine yakın işçi, ahlaksızlık yaptığı gerekçesiyle madde 25/2, Kod 29’dan işten atıldı. Asıl ahlaksızın kim olduğunu bu toplum, işçiler çok iyi biliyor.
BU DÜZENİN İŞÇİYE
VERECEK BİR ŞEYİ KALMADI
Bu düzenin artık işçi sınıfına verecek hiçbir şeyi kalmadı. Kod 29 saldırısını da hep birlikte püskürteceğiz. Çalışma Bakanı Vedat Bilgin, “Sendikalaşma oranının artmasını temenni ediyoruz” diyor, diğer yandan Kod 29’dan işten atılmasına hiçbir şey söylemiyorlar. İşte bu ikiyüzlülüktür. Ne kadar çok mücadele edersek o kadar hak kazanırız.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.