İcra memurunu yaralayan avukat: Yalan tanıklık ettiği için vurdum

Olay 26 Aralık 2022 yılında Kadıköy Mahallesi Ilgaz Sokak'ta meydana geldi. İcra memuru Bünyamin Alyakut, işe gitmek için evinden çıktığı sırada silahlı saldırıya uğramış, yüzünü kaşkolla kapatan şahıs kaçmıştı. Alyakut yaralı halde hastaneye kaldırılırken zanlı İstanbul'da yakalanmıştı. Zanlının İstanbul Barosu'na kayıtlı Teoman Ekşioğlu olduğu da öğrenilmişti. İfadesi alınan zanlı, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

"Bünyamin müvekkilime beni azlettirmek suretiyle mağdur etti, hakaret etti"
Olayla ilgili duruşma Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başladı. Duruşmaya tutuklu sanık Teoman Ekşioğlu, avukatı Ahmet Doğan, müşteki Bünyamin Alyakut ile avukatı Burcu Öztürk katıldı. Sanık savunmasında, "Suç işledim ancak eylemimin karşılığı öldürmeye teşebbüs değildir. Mağdur ile Kocaeli İcra Dairesinde iş takibi yapardık. Bünyamin müvekkilime beni azlettirmek suretiyle mağdur etti, hakaret etti. Dosyadan haksız yere azlettirildiğim için icra takibi açtık, Bünyamin mahkemeyi yanıltarak mahkemede yalan tanıklık etti, kendisini bu sebeple vurdum ancak öldürmek istemedim. Ayrıca yaptığı görevden dolayı da kendisini vurmadım, benim niyetim kendisini öldürmek değildir, yaralamaktı. Mağdur oldum, paramı vermediler. Hem suçlu hem güçlü oldular. Dosyanın borçlusu Ali R.D., benim müvekkilim ise alacaklı Recep Y.’idi. Müvekkilim Recep'e işlerimizi hızlandırmak için ‘Bir memurla tanışabilir miyiz?' diye söylediğimde bana Bünyamin’i söyledi. Bu sebeple mağdur Bünyamin ile tanıştım" diye konuştu.

"Her mahkemede Alparslan Arslan'ın arkadaşı olduğumu söylüyorlar, ben hayatım boyunca bunu çekmek zorunda mıyım?"
Öldürme kastıyla hareket etmediğini söyleyen Ekşioğlu, "Öldürmek istesem şu an bu adam burada olmazdı. Görüntü kayıtları bellidir, kar maskesi takmadım. Yaptığımdan pişman değilim. Haddini çoktan aştı. Aklını başına alsın. Şerefim, namusum üzerine yemin ederim öldürmek amacıyla hareket etmedim. Keşke böyle olmasaydı ama haddini çoktan aştı. Her mahkemede Alparslan Arslan'ın (Danıştay Saldırısı'nın faili avukat) arkadaşı olduğumu söylüyorlar, ben hayatım boyunca bunu çekmek zorunda mıyım? Bunu diğer mahkemede de öne sürdürdüler" şeklinde konuştu.

"'Pişman değilim' diye bir anlık öfkeyle söyledim"
Müşteki avukatı Burcu Öztürk'ün sanığın "Pişman değilim, aklına başına alsın" sözlerinin tutanağa geçirilmesini talep etmesi üzerine sanık Ekşioğlu, "Ben yaptığım olayın arkasındayım. 'Pişman değilim' diye bir anlık öfkeyle söyledim. Ayrıca müşteki aklına başına alsın diye söyledim. 10 aydır cezaevindeyim. Panik atak hastasıyım. Cezaevinde tedavi görmem mümkün değildir. Ben olay günü kaçmadım, silahımla birlikte teslim oldum. Ambulansı arayan kişi de benim" ifadelerini kullandı.

"Tanıklık yaptığım için Teoman bana husumet beslemiş"
Olay tarihinde Kocaeli 5. İcra Müdürlüğünde katip olarak çalıştığını söyleyen müşteki Bünyamin Alyakut, "Sanık avukat bir kaç kez işyerime gelerek 'İstanbul ilinden gelip gidiyorum, talep gönderdiğim zaman yardımcı olur musun?’ diye ricada bulundu, telefon numaramı aldı. Bu sebeple sanıkla tanıştık. Recep Y., sanık Teoman’ı dosyadan azletmiş, ancak Teoman bunu benden bildi ve durumu kendisine ikna edemedim. Bu olaylar 2017-2018 yıllarında meydana geldi. Beni tehdit etti, telefonla tehditlerinden dolayı şikayetçi olmadım ancak adliyede beni tehdit ettiği için şikayetçi olmaya karar verdim. 6. Ağır Ceza Mahkemesinde bu konuya ilişkin dosyamız vardı. Ayrıca kendisini azlettirdiğim iddiasıyla beni şikayet etti. Takipsizlik aldım, idari soruşturma da geçirdim. Devam eden yıllarda sanık beni tehdit etti. Tehditlerine ilişkin soruşturmada yapıldı. Sanık Teoman, Recep’e kendisini dosyadan haksız yere azlettirdiğini söyleyerek dava açtı. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen bu dosyada da Recep beni tanık olarak yazdığı için tanıklık yapmak zorunda kaldım. Tanıklık yaptığım için Teoman bana husumet beslemiş" diye konuştu.

"Sanığın yüzü kapalıydı yalnızca gözleri görünüyordu"
Olay gününü anlatan Alyakut, "Sabah saatlerinde evimin önüne çıktığım sırada biri silahla ateş ederek üzerime doğru gelmeye başladı. Ayaklarıma doğru 4-5 el ateş etti, kasık, parmak ve iki ayağımdan vuruldum. Kolumdan kemik alarak parmağımı ameliyat ettiler ancak parmağım tam olarak çalışmıyor. Ayaklarımdan da zarar gördüm. Sanığın yüzü kapalıydı yalnızca gözleri görünüyordu, boyundan ve yapısından kendisini tanıdım, polise telefonunu verdim, sanığın eylemi beni öldürmek amaçlıdır, kendisinden şikayetçiyi" şeklinde konuştu.

"Başında şapka, yüzünde kaşkol vardı"
Olaya tanıklık eden kafe işletmecisi Muhammed B., "Olay tarihinde saat 07.00'de sanık başında şapka, üzerinde palto vardı. Yüzü de kaşkol ile sarılıydı, elinde eldiven vardı. Hava çok soğuk değildi, benim üstümde gömlek vardı. Çay isteyerek 'Hava çok soğuk, üşümüyor musunuz?' dedi. 'Adliye kaçta açılır?' diye soru sordu başka da konuşmadık. Bir süre sonra hızlıca koşarak karşıya geçti ve Bünyamin ile karşı karşıya geldi. 4 el ateş ederek gitti" ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamına ve duruşmanın ertelenmesine karar verdi.