Ülkemizin yaşadığı gündem bombardımanı gerçek sorunların göz ardı edilmene neden oluyor.

Bırakın son 15 günü, son bir haftada yaşananları anımsayalım.

Ümit Özdağ’ın tutuklanması, gazetecilerin gözaltına alınması ve tutuklanması, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ifadeye çağrılması, teğmenlerin ihracı ve son olarak yenidoğan çetesinden yargılanan doktorun intiharı…

Geçtiğimiz hafta 5-6 gün bunları konuştuk.

Hepsi önemli ve dikkat çekici gelişmeler.

Ancak asıl sorun olduğu yerde duruyor.

Yukarıda sıraladığım konulardan önce ülke olarak neyi konuşuyorduk?

Asgari ücret ve emeklilere yapılan zam!

Bütüncül olarak ise ekonominin kötü olmasına bağlı olarak yaşanan geçim sıkıntısı, işsizlik, gelir kaybı ve giderek derinleşen yoksullaşma.

Tüm bunlar hiçbir siyasal görüş fark etmeksizin hepimizi yakından ilgilendiren can yakıcı konular.

Örneğin, ekmeğin 15 TL olması mevcut siyasal iktidarı destekleyen geliri düşük herkesi aynı derecede etkiliyor.

Onların yaşanan bu ekonomik krizden etkilenmemesi diye bir şey yok.

Keza aynı şekilde ülkemizde ki demokrasi, hukuk ve adalet gibi kayda değer faktörlerde bireyden başlayarak toplumun tümüne kadar yine ayrımsız herkesi yakından ilgilendiriyor.

Batı normlarında demokrasi, hukuk ve refah toplumu yaşam standartları olmamasının ağır bedellerini ülke olarak geçen yıllarda ve bugünkü süreçte ödüyoruz.

İktidar sahiplerinin ülkenin ve toplumun geleceğine değil kendi iktidarlarının devamı için olağanüstü çabalarını yine dün ve bugün hep birlikte tanıklık ediyoruz.

‘’Biz olmasak ülke batar, dış güçler ele geçirir, onlar kötü biz iyi…’’ minvalinden siyaset mühendisliği tasarımlı kelime oyunları hep kendi iktidarlarını ‘ebedi ‘olarak kılmaya yönelik çabadır.

Oysa biliriz ki demokraside yani halkın seçerek tercih ettiği sistemde ebedi iktidar diye bir şey yoktur.

Seçimle gelen yine seçimle gider ama mutlaka gider.

ABD’de başkanlık sistemi iki dönem toplam 8 yıldır.

Bu görev süresini tamamlayan başkanlar üçüncü bir dönem için bir daha aday olamaz.

Anayasa değişikliği falan gibi bir takım işlere asla girişilmez.

Nedeni şu ki, falan görev süresi bitmiş başkan bir daha başkan olsun diye ABD’de sistemin aksamasına anayasa ve yasalar izin vermez.

Emperyalist ABD’de sistem kişiler üzerine kurgulanmadığı gibi mevcut anayasa ve yasalar toplumu ve ülkenin bütünlüğünü birinci sırada tutar.

ABD sisteminde kişiler gelir gider fakat ABD ideali, çıkarları hep baki kalır!

Bizim ülkemiz de acaba ne zaman gerçek anlamda demokrasi ile tanışacağız?

Gerçekten bunu herkes gibi bende merak ediyorum.