Faciadan önce ve sonra (2)
Soma madenindeki facianın öncesindeki sorumlulukların yerine getirilmediğini söylerken, sonrasında da hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağına vurgu yapıyordum.
Evet, herkes çok iyi biliyor ki, Soma madeninde ölüm asla bir kader değildir. Yüzlerce maden işçisi vahşi kapitalizmin kâr çılgınlığı nedeniyle katledilmiştir.
AKP hükümeti, bu katliamın önceden hazırlayıcısı, kollayıcısı olduğu gibi sonrasında da üstünü örtmek için çaba harcamıştır.
Yani, işlenen suç organizedir.
Çünkü;
Kaç maden işçisinin yitirildiği net olarak açıklanamamıştır. Bakan, Başbakan ve diğer ilgililer ayrı ayrı rakamlar vermiştir.
Bir kısım iddia ise kan donduran cinsten. Kimi teknik uygulamalar sonucu olarak, hükümetin, insanların önemli bir kısmının madende gömülü kalmasını hedeflediği ve bu yolla ölü sayısını gizlemeyi amaçladığı yönündedir.
Eğer böyleyse, bu açıkça bir alçaklıktır…
Yüzlerce insanın cesedinin yeraltından çıkartıldığı bir yerde ölümlerin hesabını sormak en doğal haktır. Dolayısıyla, yöre halkının tepkisi de en normal sonuçtur. Orada, halka karşı polis terörü uygulamak ya da uygulattırmak suçtur. Sorumlular Başbakan’dan başlayarak derhal halktan özür dilemeli ve ardından istifa etmelidir.
Sorumluluklarından kaçmaları olanaksız olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Sağlık Bakanı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ‘’görevlerini yerine getirmemek’’ ve ‘’insan hayatını hiçe sayan bir işletmeciliğe göz yummak’’ suçundan adalete hesap vermelidir.
Şirket sahibi ve yöneticileri, ‘’birden fazla kişiyi taammüden öldürmekten’’ tutuklanıp adaletin önüne çıkarılmalıdır.
Bunlar yapılmazsa, toplumun öfkesinin dinmeyeceği de bilinmelidir. Unutulmamalı ki, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Suçlular mutlaka ve gecikmeksizin yargılanmalı, gerekli cezalara çarptırılmalıdır. Bölge insanına başta sağlık hizmetleri olmak üzere gerekli destek artırılarak sürdürülmelidir.
Tabi ki, sorumlulukların en büyüğü TBMM’dedir…
Faciadan 3 hafta önce kürsüye çıkan CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel’in konuşması sonrası yapılan oylamada Soma Madenleri İçin Meclis Araştırması Önergesi’ni reddeden AKP milletvekilleri, hangi vicdani sorumlulukla o koltuklarda oturacak dersiniz ?
AKP sıralarındaki onurlu milletvekilleri derhal istifa etmelidir.
Tabi bu yetmez. AKP’yi sayısal çoğunluğu yüzünden Meclis’te engelleyemeyen muhalefet milletvekilleri de, bu istifalar gerçekleşmesi için zorlayıcı olmalı ve çıkarsa o onurlu AKP’liler ile birlikte vakit geçirmeden kendileri de istifa etmelidir.
Çünkü, o araştırma önergesinin reddedildiği mecliste bulunan milletvekilleri (madendeki toplu cinayetin sonuçları da göz önüne alınırsa) meşruiyetini yitirmiştir.
Bu oyuna artık bir son verilmelidir…
Son olarak, emekçilerin başına bela olan taşeron sisteminin sona erdirilmesi ve başta kömür madenleri olmak üzere kritik üretim tesislerinin yeniden kamulaştırılması için her zamankinden daha fazla mücadele edilmesi gereği ortadadır.
Yeni bir facia öncesi zemin hazırlamamak ve sonrasında da dövünmemek için herkese, her desteğe ihtiyaç var ve her onurlu yüreğe de dokunmak gerek…