Dondurmada savaşı “kaybetti.” Vazgeçmedi. Reçel kaynatıyor
Konyalı Döndü Çoban memleketinde üretip mesafe aldığı dondurmayı, 2018’de göç ettiği Didim’de de üretip satmayı denedi ama endüstriyel dondurmaya karşı direnemedi. Üretimden vazgeçmeyen Çoban şimdi reçel kaynatıp üretiyor
Dizi: Demedim mi Didim Diye
Aktan USLU
5/1: Vazgeçtiğinde kaybedersin
Yakın zamanda Maraş dondurma üretimine de giren endüstriyel ve yanılmıyorsam çok uluslu bir markanın reklamında, endüstriyel dondurmayı tavsiye edenler arasında zanaatkar dondurmacı da vardı.
Zanaat, sermayeden çok nitelikli emeğe dayalı; öğrenimin yanı sıra el becerisi ve ustalık gerektiren meslek. Bu tür mesleklerin erbâbına zanaatkar denir. (Kaynak: Google anonim)
Didim’in Altınkum diye adlandırılan, üç koydan oluşan devasa şeridi, halk plajları ve diğer sosyal tesisleri kendi arasında bölgesel olarak ikiye ayrılıyor. Medusa Beach Kulüp’ten İzmir (kuzey) yönüne doğru olan kesimle Muğla (güney) yönüne doğru olan kesim. Kuzey Altınkum ile Güney Altınkum arasında ise özellikle ticari yönden büyük bir fark var…
Konya’nın Karapınar İlçesi eşrafından Döndü Çoban ile ailesi, Konya’nın Karapınar İlçesi’nden Aydın’ın Didim İlçesi’ne 2018 yılında göç etti. Aile, Dedenin Yeri Restaurant’ı Didim’e yerleştikleri günden bu yana işletiyor. Döndü Çoban, eşinden öğrendiği dondurma üretiminde kaliteyi hayli yükseltti ve Didim’in sıcak mevsiminden ötürü Didim’de de iş yapacağını düşündü ancak bölgedekilerin tercihi ambalajlı dondurma olunca sektörün dondurma ayağından elini ayağını çekti. “Halbuki Altınkum sahilinde çok sayıda zanaatkar işi dondurma var” diye şaşkın şaşkın düşünürken anladık ki Döndü Çoban, Medusa’dan bu yanı, “Güney” Altınkum’u kast etmiş:
ANTALYA’YA NİYET DİDİM’E KISMET
- Gerek yatırım gerekse ikamet için neden Didim’i tercih ettiniz?
- Didim’i hiç bilmiyorduk. Eşimle birlikte Antalya’dan yazlık alma planlarımız vardı. Karapınar İlçesi’nde Torku’nun inşaatında çalışan taşeronlar bu niyetimizi öğrenince, ‘ ‘Antalya’da ne işiniz var. Orası nem’ deyip Didim’i önerdiler. O bizim kafamıza yer etti. Bir akşam otobüse binip sabah indik. İki saat içinde evi satın alıp geri döndük. Yine işimizin başına gittik. İki sene boyunca tatile gidip geldik. Baktık buranın denizi, havası, suyu, insanı güzel. İşi de buraya taşıdık. Ama burada dondurmamızı teşhir edemedik, satamadık.
DİDİM SICAK YER.
DAHA ÇOK SATARIZ
- Dondurma üretimine nasıl başladınız. Ne ürettiniz de Didim’de de satabileceğinizi düşündünüz?
- Eşim 12 yıl boyunca dondurma üretti. Ben de eşimden öğrendim, yıllar sonra eşimi de geçtim. Çok güzel dondurma ürettik ve mesafe kat ettik. Çok güzel paralar da kazandım. Sonra, ‘Niye Konya’da sürdürüyoruz’ diye Didim’de sürdürmek istedik. Didim’i sıcak ikliminden ötürü tercih ettik.
İNSANLARIN BEYNİNE
PAKET DONDURMA GİRMİŞ
- ‘Çok güzel ürettiniz’ ise neden satamadınız?
- Burada insanlar pakete, ucuza, endüstriyele alışmışlar. Paketi alıp gidiyor adam. Sen ne kadar ‘Ben organik yapıyorum. Sütten yapıyorum. Hakiki salepten, şekerden yapıyorum’ desen de insanların beynine paketteki hazır dondurma girmiş. Dondurmamızı tanıtamadık.
LOKASYONDAN SEBEP
- Ama Altınkum’da biz zanaatkar işi dondurmaya hep rast geldik?
- Lokasyonu yanlış seçtik. Bu bölgede değil Altınkum’un daha merkezi yerinde, daha kalabalık olduğu lokasyonda satışa sunulmalı imiş. Biz de tesadüf buraya geldik. Yeri bu bölgede tuttuk.
- Ürününüz için marka, patent başvurusunda bulundunuz mu?
- Bu konuda çok sayıda kişi öneride bulundu, biz o adımı atmadık. Halbuki ceviz, incir, tarçın üçlemesi ile üretimde bulunmuştum ve Konya’da çok tutmuştu. Meyveyi pazardan alıp dondurma üretiyorduk.
ÜRETİMDEN HİÇ VAZGEÇMEDİ
Girişimci iş insanı Döndü Çoban, kendi deyimiyle lokasyon hatasından ötürü dondurmacılıktan geri adım attı ama üretimden asla: “Dondurmaya niyet, reçele kısmet misali; kahvaltı servisinde sunduğumuz reçellerimizi kendimiz kaynatıp yapmaya başladık. Portakalından tutun şeftalisi, kayısısı, vişnesi, çileği, domatesi, patlıcanı.. bunların hepsinin reçelini yaptık biz.
Zeytinleri kendimiz kurduk. Zeytinyağını kendimiz çektirdik. Bir arkadaşımız vesilesiyle Diyarbakır’dan hediye peynir geldi. Çok beğendik. Oraya bağlantı kurup getirttik.
ANNEMİN ÖĞRETTİĞİNİ YAPIYORUM
Domates sosu kaynatıyorum. Salça kaynatıyorum. Herşey organik olsun istiyorum. Ev yemeklerine girişmeyi de düşündük. ‘Ben restaurant işletmeciliği bilmiyorum. Annem bana ne öğrettiyse o yemeği yapacağım’ dedim. Fasulye, karnıyarık, musakka, bunların hepsini zeytinyağı ile yapıyoruz.
El açması mantı yapmaya başladık. Komşularımı sezon başında çağırdım. 8-10 kadınla yaklaşık bir hafta boyunca mantı yapıp uygun koşullarda muhafaza ediyor, sezonu gelince satıyordum.
ANADOLU’DA NASIL YAPILIYORSA
Gözlemeyi de, Anadolu’da nasıl yapılıyorsa gözleme o şekilde gözleme yaptım. Ben annem Elif’ten ne gördüysem onu yapmaya çalıştım. Annem de o bölgenin düğün yemeklerini yapardı. Yemek konusunda iyidir. El lezzeti, yemek marifetim annemden geliyor.
**
Torku da bizim mantığımızla işledi
- Konya için Torku ne demek?
- Torku, Konya’nın gelişim adımıdır. Konya’yı tanıtan, reklamını yapabilen, Konya’yı gösteren bir marka. Torku da bizim mantığımızla işledi ve her şey doğal çalıştı. Pancarı ekti. Pancarı işlerken onun buharından kiwi, muz yetiştirdi. O bölgeye istihdam sağlayan bir firma. Recep Konuk da çalıştı. Hem istihdam sağladı, şu anda da dünya markası olmaya giden bir işletme.
Konya’nın birçok ilçesinde yatırımlarda bulundu. Karapınar’da 200 kişinin çalıştığı bulgur fabrikası kurdu. İşçileri fabrikada çalıştırırken üretici halktan da bulgur satın aldı. Yerinden aldı, ucuza üretti. Bizim için Torku, Konya’nın bulunmaz nimetidir. Kooperatif kelimesinin tam anlamıyla altını doldurur.
Sucuk yaparken hayvanı bölge insanından veya kendi kurduğu çiftlikten temin eder. Kooperatifleşme önemli.”
FOTO
TORKU
**
Akrabalarımız gelir, çalışır gider
16 yıl boyunca halk eğitim merkezinde el sanatları öğretmenliği yapan Döndü Çoban, eşinin mesleğinden ötürü Didim’de 25 kişi kapasiteli Dedenin Yeri Restaurant’ı açtıklarını söyledi. Çiftin kızları Marmara Üniversitesi Diş Protezi bölüm öğrencisi Dilan Çoban. Çiftin yat kaptanlığı yapan oğulları Lokman Barış Çoban şu sıralar Bodrum’da çalışıyor. Yeğenleri Öykü Mengi de işletmenin yardımcılarından. Döndü Çoban, “Yaz tatillerine akrabalarımız tatil amaçlı gelir ve çalışıp giderler” dedi.
Döndü Çoban ve eşi Ahmet Çoban ile kızları Dilan Çoban; Konya'dan aile dostları Fatoş - Osman Şenkul ve oğulları Arda Şenkul'u mekanlarında ağırladı...
**
Covid sürecinde küçülerek direndik
Covid sürecinden çok etkilendiklerini, ilk yaz mevsiminin çok kötü geçtiğini kaydeden Çoban, “Covid’de para kazanmadık. İlk dört ay kendi kaynaklarımızdan, sonra emekliysek emekli maaşından yedik. Geçen sene insanlar yavaştan gelmeye başladı. Bu sene yoğunluk yaşandı. Ama durum bu sene de devam etseydi kapatma riski yaşardık, süreç içinde küçülmeye gittik.
Biz lokasyon dezavantajından ötürü eylül sonu, ekim başı gibi kapatıyoruz ve zeytincilik, zeytinyağı işimize yöneliyoruz.”
Dedenin Yeri Restaurant’ta beklenen hareketlilik, Covid sürecinin ardından yeniden başlarken adeta nefes aldırdı.
**
CHP’DE KADIN KOLLARI BAŞKANLIĞI YAPTI
Siyaset ekonomiye ve zamana bağlı
Döndü Çoban aynı zamanda aktif bir siyasetçi, daha doğrusu idi. Konya’nın Karatay İlçesi’nde CHP Kadın Kolları Başkanlığı da yapan Çoban, Didim’e geldiğinde CHP Didim İlçe Örgütü ile tanışmış ancak iş yoğunluğundan ötürü aktif siyasete en azından şu sıralar dönmek istemiyor. Bir dönem partisinden belediye meclisine de aday olan Çoban, seçilemedi.
- Didim’i tercih etmenizde ilçenin siyasi dokusu, yerelde CHP iktidarı da etken oldu mu?
- Evet, oldu. Konya, Karapınar’da siyaset yapmak çok zor. Ama biz yine o zor şartlarda siyaset yaptık. Ben kadın olarak her kapıyı çaldım, her eli sıktım. Ama talihsizlik. Yukarıdakiler bizi çok baskıladı. Aldığımız bir seçimi, bir gecede kaybettik.
Çevre Bakanı Murat Kurum köylümüzdür. Kurum ile birlikte İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da 50 bin nüfuslu Karapınar’a üç dört kez geldi. Ve, ‘Bunlar HDP’liler. Komünistler’ diye diye, aleyhimizde propaganda yapa yapa geldiler. ‘Bunlar geldiklerinde sizi dışarı çıkartmayıp sosyal yardımlarınızı kesecek’ dediler. Karapınar, tarla zenginleri olan bir ilçedir. Tarım, hayvancılık geniştir. Çıkmayan tarla, hayvan destekleri seçim yatırımı olarak dağıtıldı. Ve hiç para etmeyen bir belediye başkanı orada ikinci defa yine kazandı. Beni HDP’lilik ile suçladılar. Konya’da HDP yok ama beni damgalamışlar. Fularlarımı kendim yapıyorum ve doğanın en güzel renkleri olan sarı, kırmızı, yeşili kullanıyorum. Didim’de siyasete devam etmedim çünkü Karapınar’da çok darbe aldım. Siyaset biraz ekonomiye, zamana bağlı. Ben burayı kapatıp gitsem işimi yapacak kimse yok.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.