Direnmekten başka yol var mı?
Sanat Meclisi, 2020 yılının ocak ayına dair “sanatta hak ihlalleri” raporunu açıkladı: ““Ülkede iktidar sanat alanını her konuda susturmak üzere kararlı saldırılar halinde. Direnmekten başka yol var mı ola?”
Sanat Meclisi, 2020 yılının ocak ayına dair “sanatta hak ihlalleri” raporunu açıkladı. Raporun sonunda, “Ülkede iktidar sanat alanını her konuda susturmak üzere kararlı saldırılar halinde. Aylarca kadro vaatleriyle aldatılan sahne emekçileri ülkenin dört bir yanında kapı önüne konuldu. Konser yasakları iktidarın iki dudağının arasında bir uygulama oldu. Sanata karşı yapılan saldırılara karşı direnen Grup Yorum sanatçıları ise ölümün eşiğinde. Direnmekten başka yol var mı ola?” görüşlerine yer verildi:
“Büyük umutlarla karşılanan 2020 yılının ilk ayı yine bildik biçimde başladı. Sanat alanında emekçi kıyımından konser engellerine ve hücre cezalarına kadar bir dolu saldırının yaşandığı Ocak 2020’de işte sanat alanının başına gelenler”:
SÖZLEŞMELİ PERSONEL ÇALIŞTIRILMASI
- 26 Aralık 2019 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı imzalı ‘Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslarda Değişiklik Yapılmasına Dair Esaslar’ başlıklı karar, tiyatrocular arasında umutlu bir bekleyişe neden oldu. Yıllardır süren sorunların biteceğini müjdeleyen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Hiçbir statüsü olmadan, yevmiye ile görev yapan sanatçılarımız ve teknik çalışanlarımız, artık Bakanlık olarak bizim sözleşmeli personelimizdir. Hepsinin iş güvenliği endişesi giderilmiş, çalışma hayatları devletimizin güvencesi altına alınmıştır. Bu kapsamda maaşlarında da ciddi bir iyileştirmeye gidilmiştir” dedi. Tiyatrocular bu açıklamayla yeni yıla mutlu girdi. Sanatçılar sözleşme imzalamayı beklerken tablo birden olumsuza döndü, kulislere sarı zarflar gelmeye başladı. Sanatçı ve çalışanlara gönderilen tebligatlarda hiçbir gerekçe gösterilmeden, “Sözleşmeli personel çalıştırılmasına ilişkin esaslar kapsamında çalışma talebiniz Genel Müdürlüğümüzce uygun görülmemiştir” deniliyordu. Eşzamanlı olarak Genel Müdür Mustafa Kurt tarafından il müdürlüklerine gönderilen talimatlarda başvuruların incelendiği belirtilerek, “Yapılan değerlendirme sonucunda ekteki listede yazılı olanların anılan kapsamda istihdam edilmeleri uygun görülmemiştir” denildi. Kültür Sanat Sendikası içerisinden yapılan açıklamada, “Tespit edebildiğimiz kadarıyla Opera’dan 57, Tiyatro’dan en az 90 kişiye tebligat gitti. Tebligatlar nedeniyle Adana Devlet Tiyatrosu “Miletos Güzeli” oyunu için perde açamadı. Trabzon’un da aralarında bulunduğu birçok sahnede oyunlar yarım yamalak oynandı. (…) Sanat kurumlarında yıllardır kadro verilmemesi ve sınav yapılmaması dolayısıyla sanat emekçileri zaten mezun, misafir, süreli sözleşmeli figüran vs. pozisyonlarında çalışmaktaydılar. Yıllık sözleşme ile güvencesiz ve bir hayli esnek mesailer dâhilinde çalıştırılan sanat emekçileri verilen kadro sözleriyle özellikle son bir yıldır bir umut bekleyip durdular. Sanat kurumlarında güvencesiz çalışan sanat emekçilerine, tüm bu sıkıntılı sürecin biteceği daha iyi mali ve özlük haklara kavuşacaklarına dair yapılan düzenleme ve açıklamalar, bu yeni gelişmeyle maalesef hayal kırıklığına dönüştü. (…) 22 yıldır kamuda hizmet veren bir kamu emekçisi nasıl güvenlik soruşturmasından geçemez? Kimi arkadaşımıza güvenlik soruşturmasından geçemedikleri için sözleşmelerinin yapılamayacağı ifade edilmiştir. Ülkemizde yapılan güvenlik soruşturması “benden olup olmadığının tespiti” soruşturmasına dönüştüğü artık herkesin malumudur.”
GRUP YORUM İÇİN ÇAĞRI
- 20 Ocak 2020 tarihinde İstanbul Barosu Toplantı salonunda İstanbul Barosu, İstanbul Tabip Odası, Sanatçılar Girişimi ve Sanat Meclisi olarak yapılan basın duyurusundan sonra bir çağrı yapıldı: “Üzerlerinde saptanmış bir suç ve verilmiş bir ceza olmaksızın Grup Yorum üyelerinin ve İdil Kültür Merkezi’nin yasaklamalar ve tutsaklıklarla sanat üretimlerinin engellendiğini görmekteyiz. Buna bağlı olarak 200 günü aşkın bir süredir Grup Yorum üyelerinin açlık grevi ile başlayan süreçleri ölüm orucuna dönüşmüştür. Bu süreç kalıcı hasar verecek ve hatta ölümle sonlanabilecek kritik bir aşamadadır. Bu nedenle sorumlu ve yetkilileri kalıcı hasar ve ölümler yaşanmadan bir an önce sorunları çözmek için göreve ve sorumluluğa davet ediyoruz.” İstanbul Barosu, İstanbul Tabip Odası, Sanatçılar Girişimi ve Sanat Meclisi imzalı çağrı sonrası yaşanacak gelişmelerin nereye varacağı kamuoyu ve sanat çevrelerinde tartışılıyor.
KENDİ TOPRAKLARIMIZDA KONSER VEREMİYORUZ
- Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinde 24-26 2020 Ocak tarihlerinde düzenlenecek Çamlıhemşin Ayder Kar Festivali’nde sahne alacak müzisyen Selçuk Balcı, festival programından çıkarıldı. Vali Kemal Çeber ise programa müdahil olduklarını yalanlarken, “Başından beri hiçbir aşamasına dâhil olmadığımız bir festivale destek olmadık. Haberimiz olmadan Valilik logosunu kullanmışlar. Biz de buna itiraz ettik. Selçuk Balcı’nın kim olduğunu dahi bilmiyorum” dedi. Festivalin organizasyonunu sağlayan Ayder Kalkınma Derneği’nden Erdal Sarı, programın nihai halini Valilik’ten onay almak üzere sunduklarını, Vali Çeber’in uygun görmemesi nedeniyle Selçuk Balcı’yı programdan çıkardıklarını ve onun yerine yeni bir sanatçı arayışına girdiklerini söyledi. Konuya ilişkin konuşan Selçuk Balcı, “Karadeniz’de derelerimiz yok olmasın, suyumuza sahip çıkalım” dediği için engellemeyle karşılaştığını ifade etti. Balcı, “Bana aktarılana göre, Trabzon’daki Gezi eylemlerine katıldım diye Vali Çeber’e bilgi vermişler. O da konseri iptal etmiş. Vali, konseri yalnızca iptal etmekle kalmayıp, ‘Selçuk Balcı varsa biz desteğimizi çekiyoruz. Bakanlık’tan gelen parayı da vermiyoruz ve kolluk kuvvetlerini de göndermiyoruz’ demiş. Benim düşüncem en başından beri belli. Halkla aramıza yöneticiler giriyor. Dünyanın birçok yerinde konser verirken, kendi topraklarımızda konser veremiyoruz.” Rize Valisi Kemal Çeber ise iddiaları reddetti.
DANS EDEN BALERİNLERE İHBAR!
- Tramvayda dans eden balerinleri ‘Çıplak insanlar var’ diyerek polise şikâyet etmişler. Antalya Devlet Opera ve Balesi sanatçılarıyla baleyi ‘sokağa’ taşıyan yönetmen Müge Ayyıldız, tramvaydaki bir performans sırasında polisin gelip, “burada çıplak vatandaşlar olduğu ihbarını aldık, galiba sizsiniz” dediğini söyledi. Ayyıldız, “ne yaptığımızı anlatınca teşekkür edip gülümseyerek gittiler” diyerek başından geçen ilginç anısını paylaştı.
SÖZLEŞMELERİ YENİLENMEDİ
- Sözleşmesi yenilenmeyenler arasında Samsun Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü’nde çalışan 2 sanatçı, 1 reji asistanı, 1 grafiker ve 1 büro elemanı olmak üzere 5 kişi de yer aldı. Samsun’da toplam 123 kişinin kadroya alınması bekleniyordu. Ancak normal şartlarda 1 Ocak’ta imzalanması gereken sözleşmeler imzalanmadı, sadece işten çıkarılan 5 kişiye yazı gönderildi. 15 Mayıs 2019’da yayımlanan kararnamede, “mevcut çalışanlar sınava tabi olmaksızın kadroya geçer” ibaresi bulunmasına karşın, sözleşmesi yenilenmeyenler bu haktan yararlanamadı. Sözleşmeli personel statüsünden yararlanamayanlara gönderilen yazıda ise “Genel Müdürlüğümüzün 03.01.2020 tarihli ve 320 sayılı yazısına istinaden 06. 06. 1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların Ek 8. maddesi kapsamında istihdam edilmeniz uygun görülmediği için sözleşmeniz yenilenmeyecektir” denildi.
310 SANATÇI VE TEKNİK
PERSONELE GÜVENLİK SORUŞTURMASI
- Türkiye genelinde 310 sanatçı ve teknik personelin güvenlik soruşturmasının devam ettiği yolunda bilgiler var. Oyuncu Selçuk Yöntem, twitter hesabından yaptığı paylaşımda “Sanata sanatçıya yatırım yapılacağına, sanatçılar güvenlik soruşturması ile işlerinden atılıyor. Neyse o güvenlik. Bu güne kadar güvensiz sanat yapılmış meğer. Kim sahip çıkacak bu olaya. Kurumun sorumlusu ne iş yapar?” diye sorunca, Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Kalem Müdürü Batuhan Mumcu bir yanıt verdi ve “Evet, Selçuk Bey, sanata ve sanatçıya yatırım yapmak istiyorlar. İşe gelmeden maaş alan, koca yıl içinde bir oyunda figüranlık yapıp yıllık sözleşme bekleyen arkadaşların yerine yeni arkadaşlar almak için özel tiyatrolara daha fazla destek verilmek istenmiştir. Kaç kişinin yirmi yıldır beklenen sorunu çözülmüş, kaç kişinin çözülmemiş biliyor musunuz? Tiyatrolar, gençlerin en fazla gittiği yerler. Belki de uyuşturucu satmaktan hüküm giymiş insanların sözleşmeleri imzalanmamıştır, belki çocuk tacizcileri, belki terör. Merak etmeyin imzalanmayan üç kişiye herkes sahip çıkar da imzalanan iki bin kişiye kimse sahip çıkmaz” dedi. Kültür ve Turizm Bakanlığı işten atılan emekçiler hakkında henüz bir açıklama yapmazken, Mumcu’nun ağır ithamları tiyatro emekçileri tarafından herkesi zan altında bırakıyor olması sebebiyle tepkiyle karşılandı.
SANAT EMEKÇİLERİ İŞTEN ATILIYOR
- Kültür Sanat Sen’den yapılan açıklamaya göre, Devlet Opera ve Balesi ve Devlet Tiyatroları genel müdürlüklerinden sonra Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü’nde de sanat emekçileri işten atılacak. Önceki günlerde 150 civarı olduğu beyan edilen işten atılacak emekçi sayısının 350’nin de üzerine çıkacağı iddia edildi. Sendikanın açıklamasında, “Haksızlığa uğrayan emekçilerin yaşadığı mağduriyetlerinin yanı sıra sanat hizmeti üretiminin de nasıl yapılacağı merak konusu haline gelmiştir” denildi ve Çukurova Senfoni Orkestrası’nın (ÇSO) az kişiyle temsil yapmaya “zorlandığı” ifade edildi.
TELİF ERTELENEMEZ!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.