Değişimi çilekeş devrimciler yapar. Çayırova kaderini kendi tayin eder
CHP İl Başkan adayı Ümit Küçükkaya, Çayırova mesaisinde kurultaya atıfla, “Değişimi çilekeş devrimciler yapar. Keyif sürenler değil” diyerek nalına da mıhına da vurdu. Yerel seçimde ön seçimi Lenin'e atıfla ifade etti: Çayırova kaderini kendi tayin eder.
CHP Kocaeli’nin 30 Eylül’de gerçekleşecek kongresinde başkanlık yarışına İl Başkanı Bülent Sarı’nın zaman olarak hayli gerisinden dahil olan CHP İzmit İlçe eski Başkanı, CHP Çayırova İlçe Örgütü’nde delegeler ve üyelerle bir araya geldi. Zaman zaman içini de döken Küçükkaya, kurultaya atıfla nalına da mıhına da vurdu. Değişimi savundu ama kişi değil zihinsel bazlı olması gerektiğine değindi. Örtülü olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun gitmesini istedi ama aynı ekipten çıkan Özgür Özel’i de işaret etmek bir yana, hedef tahtasına oturttu. Seçilme şansı olmayan Prof.Dr. Örsan Öymen’i işaret ettiği de, sanılmadı. CHP’nin yanlışlarını anlatırken kendi deyimiyle de “isyanlarını” paylaştı. Kurultaya atıfla, “Değişimi çilekeş devrimciler yapar. Keyif sürenler değil” dedi. Yerel seçimleri de es geçmezken iki büyük değişimden birini plan proje, diğerini dijital seçmen sandığı olarak tanımladı.
CANER ARDUÇ EŞLİK ETTİ
CHP’nin iki il başkan adayına da kapılarını açıp aynı gün içinde Çayırovalı il delegeleriyle ve üyelerle buluşturan CHP Çayırova İlçe Örgütü’nün 25 Eylül Pazartesi günü akşamki ilk konuğu Mehmet Ümit Küçükkaya oldu. Küçükkaya’ya, CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Caner Arduç da eşlik etti.
KATILIM
Toplantıya CHP Kocaeli eski milletvekili Doktor Mehmet Hilal Kaplan, belde ve ilçelik döneminden aralarında Ali Koç, Oruç Gökbulak, Veysel Suludere, Cihan Soyluçiçek, Rasim Meriç’in de bulunduğu eski başkanlar, belediye meclis üyeleri ve üyeler katıldı. Başkan Eniş’in kısa değerlendirmesi, Küçükkaya’nın konuşması ile başlayan toplantı basına kapalı gerçekleşen soru cevap bölümünün ardından basına açık toplu fotoğraf çekimiyle tamamlandı.
RAHATTIZ ETTİM, ÖZÜR DİLERİM
Sözlerine; CHP İl Başkan adaylığını partililere teknolojiyi kullanarak, ses kaydı ile duyurduğunu belirten Mehmet Ümit Küçükkaya, “Bir hafta boyunca verdiğimiz olası rahatsızlıktan dolayı özür diliyorum” dedi. Küçükkaya, sözlerini bir serzeniş ile sürdürdü:
GEBZE’DE LİSTEYE İSYAN EDİLMEDİ
ADAYLIĞIMDAN RAHATSIZLIK DUYULDU
“Bu partide uzun yıllar çeşitli kademelerde vermiş bir kardeşiniz olarak bulunduğum serzenişimin burayla alakası yok. Genellikle CHP, Türk ve Kocaeli siyasetiyle alakası var. Mesela Gebze’de, bir milletvekilliği listesi yapıldı. Listede il başkanımızın yer alıp milletvekili olması bence olumlu ama listenin öteki tarafında, özellikle Gebze’ye önem vereceği söylendi. Gebze kökenli, Gebze’de partiye emek verenler hariç MHP’lisi de, Gelecek Partili’si de oldu. Gerçek parti emekçilerinin son sıralarda olduğu şu listede bile kimse isyan etmedi. Ama maalesef evlatları Mehmet Ümit Küçükkaya’nın il başkan adayı olmasında bile, ciddi anlamda rahatsızlık duyuldu.
MASA BAŞI PLANLARLA OLMAZ
Bunu Çayırova üstüne almasın, gittiğim her ilçede benden sonraki arkadaşlarımın siyaset yapma alanı adına söylüyorum. Eğer biz kadınlarımızı sadece yan durmalarını isteyip fotoğraf çektirmenin ötesinde, gençlerimizi bayrak asmanın ötesinde görmediğimiz sürece bir yere varamayız. Gebze Bölgesi’ne partiye ömrünü vermiş insanların temsiliyet noktasında olmayıp; ‘Bunu yaparsak şuradan buradan şu kadar oy gelir’ şeklinde masa başında yorumlanan siyasetlerle devam edersek hiçbir şekilde başarılı olamayız.”
DEĞİŞİMİ AĞZINA SAKIZ EDENLER
GELDİKLERİNDE NE YAPACAKLAR
AKP’de Tahir Büyükakın örneklemesi yapan Küçükkaya, “CHP’de benim gibi il başkan adaylarını partisi adına korunup kollanabilen, böyle bir kariyer yaptırılabilen bir kişiyi hatırlayamıyorsunuz. Gencin ve kadının kariyerinin olmadığı bir partide yenileşme ve değişimi ağızlarına sakız edenler, geldiklerinde ne yapacaklar. Çok merak ediyorum” dedi.
BÜYÜCÜ DEĞİLİM…
Yerel seçime kısa bir süre kaldığına işaret eden Küçükkaya, “Ben büyücü değilim. Hokus pokus yapmayacağım. Hemen her şeyi değiştiremem, değiştirmeyeceğim. Bazı şeyler zaten il başkanıyla da ilgili değildir ama farklı bir şeyler yapacağım” dedi. Öncesinde, Çayırova’nın Güzeltepe Beldelik dönemine ilişkin anısını paylaşan Küçükkaya şöyle yerel seçimlere yönelik iki değişiklik yapmak istediğini kaydedip şöyle devam etti:
STRATEJİK PLANLAMA
“Bir mühendisin odasına veya dünyanın en zor işini yapan ev kadınının kafasına girdiğinizde, hayatımızda ve kendi işimizde hep planlama yaparız. CHP’de siz hiç dünden bugüne, bir stratejik planlama toplantısı gördünüz mü? Neyin nelerle seçileceğini, yerel seçimlerde nasıl bir taktik organizasyon yapılacağını gördünüz mü?
MUHATAPLARLA YAPILACAK
Stratejisi, planlaması olmayan hiçbir yapının başarı edinmesi mümkün değil, bunu da muhataplarla yapacağız. Çayırova’nın plan ve stratejisini Ankara veya başka bir yerde iki üç kişi oturup yapmayacağız, böyle bir biçimden başarı beklemek abesle iştigaldir.
ÇAYIROVA KENDİ KADERİNİ
TAYİN ETMEKLE MÜKELLEF
-Lenin’e atıfla- Çayırova ve tüm ilçeler kendi kaderini tayin etmekle mükelleftir. Biz Çayırova’ya il örgütü olarak bu konuda sadece yardımcı olabiliriz. Büyüklerimiz, 12 Eylül öncesi Demokrat Parti’nin bile ön seçim yaptığını ballandıra ballandıra anlatır. Biz hiçbir yerde, bir gerekçeyle, ön seçim yapmıyoruz. Siyasi partiler yasası çok antidemokratiktir, her partinin genel merkezine her dönem çok büyük avantajlar sağlar.
DİJİTAL SEÇMEN SANDIĞI
Ama bunun ötesinde; il başkanı olduğumda Çayırova İlçe başkanıma dijital seçmen sandığını emanet edeceğim. Belki genel merkez ve genel temayül Türkiye genelinde buna izin vermeyecek ama Çayırova’da üyenin görüşünü almaktan da kimsenin rahatsızlık duyacağını düşünmüyorum. Bu belediye başkan adaylığı ön seçimi de geçerli. İşi bilirseniz, siyasi partiler yasasının bile arkasından dolaşabilirsiniz.
SİYASİ PARTİLER YASASINA
DOKUNALIM, DEMEDİLER
Gençlik ve kadın kolları başkanları oy hakkı kullanamamakla birlikte, ana kademe yönetim kurulu toplantılarına giriyorlar. Gençlik ve kadın kolları seçimlerini, il ve ilçelerde örgüt seçimlerinden önce yapsak, seçilenler il kongresinde herhangi bir aday için oy kullanamayacak mı, kullanabilir. Kendimiz bile bazı şeyleri eksik yapıyoruz. Doğrusudur, yanlışıdır. Birçok şeyde fikrimiz, noksanımız oldu ama gerçekleri söylemek zorundayız. Mesela, siyasi partiler yasasına dokunalım diye hiç demediler.
ALTI OKUN ALTINCISI, DEVRİMCİLİKTİR
Dünden bugüne partimizde, genel başkan değişip yerine yenisi gelsin dediler. Ama ben biliyorum ki isimlerin değişimiyle gerçek değişimin sağlanması mümkün değil. Altı okun altıncısı, bize inkılap diye okuttular ama devrimciliktir. Bizim kongrelerde Atatürk’e ‘reformist’ denilen konuşmalar da duydum ama Atatürk devrimcidir. Altıncı okumuz devrimcilik, sürekli değişimi kast eder. Değişimden kasıt da sadece isimlerin değişimi değildir.
KAFA HEP AYNI KALDI
AKP’yi kurarken, yenilikçiler gelenekçiler tartışmasında kıyafet değiştirip takım elbise giydiler ama kafa hep aynı kaldı. O kafa rövanşist bir anlayışla yeni bir Anayasa yapmanın peşinde. Bu Anayasa’dan maalesef en çok gençlerimiz, kadınlarımız etkilenecek. Yerel seçimlerde Allah korusun CHP’nin ayağı tökezlenirse kadınlarımız ve gençlerimiz daha daralan bir hayatla karşı karşıya kalacak.
TARİH BOYUNCA MİNNETLE ANACAKLAR
Partiler değişir, adaylar değişir. O yüzden bugünkü sürecimizde nihayet ya Bülent Başkan ya ben kazanacağım. Çok önemli şeyler değil belki ama şu anki duruşumuzdan, fedakârlığımızdan ötürü bizi tarih boyunca insanlar minnetle anacaklar. Çünkü Türkiye’nin Ortadoğu Bölgesi olmasına ramak kaldı. Türkiye’nin politik ve demografik yapısını bozduklarından sonra Atatürk Cumhuriyeti ile ilgili kültürel ve sanatsal devrim yapabilselerdi bunu başaracaklardı. Son kez bir mücadele ile daha karşı karşıya kalmış durumdayız.
PARTİYİ KEMALİSTLER VE
SOSYAL DEMOKRATLAR KURTARIR
Bize iki yanlış şey öğretiyorlar. ‘Bu halk CHP’ye oy vermez’ deniyor. Hayır. Bu halk CHP’ye oy veriyor. 1989’da 67 vilayetten 46’sı CHP’de (SHP) idi. Bunun yanında CHP’nin gençleri kadınları herhangi bir yerde, kazandığımız belediyelerde istediğimiz şekilde temsil hakkına uğramadı. Bize hep bir sağa öykünme hikayeleri anlatıldı. Sağın oy alma değerleri daha fazla ama biz kendi değerlerimize, Mustafa Kemal Atatürk’e, özellikle parti içinde antiemperyalist Kemalist devrime inanan Kemalistler ile sol devrime inanan sosyal demokratlar bir araya gelerek partiyi kurtarabiliriz. Yoksa partinin neoliberal politikalar ile gidebileceği bir yer yok.
GEBZE ÜZERİNDEN SORUN YOK
Bölgemizle ilgili ikinci yanlış, hep sorunun Gebze’de olduğunu söylediler. ‘Gebze yüzünden kaybediyoruz’ dediler ama aslında Gebze üzerinden bir sorun yok. Gebze’de adaylık konusunda yanlışlar yapıyoruz ama sorunun İzmit, Kartepe boyutunu niye hiç konuşmadılar?
İl başkanı olduğumda, ‘mış’ gibi yapmayacağım. Çalıyormuş gibi göstermeyeceğim. Birazcık heyecanlı ve sevdalı bir adamım. Siyasetle ilgili, çalışkan bir adamımdır. Gittiğim yerde etki ve eser bırakmaya da çalışırım. Siyasette gerçekten emeği verirsek, gereken sistemi kurabileceğimize inanıyorum.
Türkiye ve Kocaeli, çok ciddi sıkıntılardan geçiyor. Çayırova’da da uçak hikayesi, hastane sorunu ve bölgenin rantsal değerinden arazilerin durumu. Konuların hepsine vakıfım.
DEĞİŞİMİ DEVRİMCİLER YAPAR
Türkiye’nin değişime ihtiyacı var ama değişimi devrimciler yapar. Kişiler üzerinden değişimin adı değişim değildir. Bu dönem, bir değişimdir havası çıkıyor. Genel başkan, kendisinin güvendiği bir partiliye temsil edeceğini söyledi ama bakıyorum. Yemeği yerken birlikte yiyenler, hesabı sadece Kemal Bey’e ödettirmeye çalışıyorlar. Kemal Bey’in yönettiği sürecin en fazla faydalananları, bunların hepsi de eski Deniz Beyciler/Baykalcılar idi. Her iki dönemde de milletvekili oldular.”
Haber merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.