ÇOCUKLARDA SOĞUK ALGINLIĞININ EN ÖNEMLİ NEDENİ BU KIŞ “RİNOVİRÜSLER”
Soğuk algınlığına neden olarak, çocuklu ailelerin sıklıkla doktora başvurmasına yol açan “Rinovirüslerin", bu kış oldukça etkin olduğu gözleniyor.
Burun akıntısı ve burun tıkanıklığı ile ilk şikayetlerin başladığı gergedan virüsü olarak da bilinen rinovirüsler, özellikle okul çocukları arasında yaygın görülüyor. Özel bir tedavisi olmayan bu virüslerin neden olduğu hastalıklardan korunmanın en pratik yolu ise el temizliğinin çok iyi yapılması kabul ediliyor. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Seda Günhar, rinovirüsler hakkında bilinmesi gerekenleri ve korunma yollarını anlattı.
Kış hastalıklarının yüzde 40’ına “rinovirüsler” neden oluyor
Yunanca burun anlamına gelen rhinos, soğuk algınlığına neden olabilen virüs ailelerinden birisidir. Bu virüs genellikle burunda yaşadığı için bu isim verilmiştir. Soğuk algınlığının yaklaşık yüzde 30-40’ına rinovirüs enfeksiyonlarının neden olduğu tahmin edilmektedir. Enfekte tozlarda saatlerce canlı kalabilen rinovirüslerin yol açtığı hastalıklar 2 yolla bulaşmaktadır:
- Hasta kişinin nefes aldığı ortamda havada asılan damlacıkların solunması
- Enfekte kişilerin burun sekresyonları ile kirlenmiş eller ve eşyalarına diğer kişilerin teması
Hastalığın ilk belirtileri hapşırma ve burun tıkanıklığı
Rinovirüsün çok fazla tipi olduğu için bir kez bu hastalığı geçirmiş olmak tekrar etmeyeceği anlamına gelmemektedir. Hastalığın şiddeti ise virüsün miktarına bağlı olarak değişkenlik gösterir. Rinovirüs enfeksiyonu hapşırma ile ortaya çıkmakla birlikte eşlik eden diğer bulgular şu şekilde sıralanabilir:
- Burun tıkanıklığı
- Burun akıntısı
- Genel keyifsizlik hali
- Öksürük
- Baş ağrısı
- Boğaz ağrısı
Virüsün ana merkezi “okullar”
Rinovirüs enfeksiyonu tüm dünyada yaygındır. İlkbahar ve sonbahar aylarında daha sık görülürse de yıl boyunca değişen oranlarda ortaya çıkar. Mevsim tercihi virüsün kendi özelliğinden ziyade okulların açılması gibi toplumsal olaylarla ilgilidir. Virüslerin çoğu türleri soğuk algınlığı benzeri belirtiler verdiği için ileri tanı testi yapılması genellikle gerekli olmamaktadır.
Hastalığa karşı bol sıvı tüketilmeli
Rinovirüslerin neden olduğu soğuk algınlığı hastalıklarının özel bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Bu hastalıklarda enfeksiyonun tedavisinden çok semptomların yol açtığı şikayetlerin hafifletilmesi hedeflenir. Bunun için en önemli şikayetlerinden biri olan burun tıkanıklığını açmak hastanın konforunu önemli ölçüde artıracaktır. Ateş yükselmesine karşı ateş düşürücü reçete edilse de virüs özellikle sıcaklık duyarlı olduğundan çok yüksek olmayan derecelerde ateş düşürücü kullanılmaması önerilir. Hastalık süresince bol sıvı alınması önemlidir. Virüsün yayılmasını önlemenin en iyi yolu el yıkama ile enfeksiyon zincirini kırmaktır. Ayrıca hasta kişilerle tokalaşmamak, virüs olduğu düşünülen yüzeylerin temizliğini sağlamak da gereklidir.
Grip ve soğuk algınlığını birbirine karıştırmayın
- Soğuk algınlığında yüksek ateş nadir görülürken, gripte 38 derece veya üstü olabilir.
- Gripli hastalarda boğaz ve baş ağrısı sık görülürken, soğuk algınlığında nadir rastlanır.
- Burun tıkanıkları soğuk algınlığı geçiren hastalarda daha çok yaşanırken, gripte daha az olur.
- Hapşırma hali soğuk algınlığının sıklık görülen belirtisiyken, grip hastalarında nadirdir.
- Soğuk algınlığında öksürük nadir, gripte ise sıklıkla yaşanır.
- Soğuk algınlığı genellikle ilerleyerek ciddi bir komplikasyona yol açmaz ancak grip ise zatürre veya bronşite çevrilebilir.
- Grip aşısı ile grip hastalığını önlemek mümkünken soğuk algınlığını engelleyecek bir aşı bulunmamaktadır.
Kas ve vücut ağrısı gibi şikayetler soğuk algınlığında daha az görülürken gripte daha sık yaşanır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.