Bu binalar yaşlı, çocuk ve engelli dostu değil
Makine Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Yönetim Kurulu Üyesi, A Sınıfı İSG Uzmanı Sinan Yücel’e fotoğraf gönderip “Bu ne hocam?” diye sorduk: “Bu binalar yaşlı, çocuk ve engelli dostu değil.”
Demedim mi Didim Diye
Aktan USLU
20 – Saldım çayıra mevlam kayıra
**
Bu izahı bu dizinin bir başka bölümünde de kullandım.
Kimi fotoğraf kareleri vardır, tek başına konuyu anlatır: Örneğin; Bodrum’da sahile vuran Aylan Bebek fotosu, mültecilerin neler çektiğini söze gerek bırakmaksızın anlatır…
Ayrıca bazı görüntüler, vakalar, olaylar vardır. Onları yorumlamak, fikir yürütmek için ille de avukat, doktor, mühendis vesaire olmaya gerek yoktur. Kendisini çok net ifade eder.
Kaldı ki İSG uzmanı olmamakla birlikte konuya dair yaptığım dizi, röportaj ve haberlerden sebep bir yere baktım mı, İSG’ye uygun olup olmadığını naçizane anlarım.
Dizimizin bu bölümü yazı değil fotoğraf yorum.
TMMOB’a bağlı Makine Mühendisleri Odası, iş sağlığı ve güvenliğine en duyarlı sivil toplum örgütlerinden. Her bir şubesi ve şubeye bağlı temsilciliği de İSG uzmanları ile çalışmalar yürütür, kamuoyuna aydınlatır.
MMO 13 ve 14’nci dönem Gebze Temsilciliği Başkanı, 15’nci –mevcut- dönem Kocaeli Şube Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Yücel’e fotoğrafları gösterip İSG üzerinden yorumlamasını istedik.
Gazete sayfasında neyi, hangi fotoğraf için anlattığını da okura bıraktık.
Gazetemizin, bilmece bulmaca sayfası eksiğini de bu şekilde “tamamlamış” olalım.
Havuz sistemlerinde kullanılan kimyasalların sertifikaları uygun mu?
Havuz sistemlerinin teknik ekipmanlarının yıllık periyodik kontrolü yapılıyor mu?
Engelli, yaşlı ve çocuk dostu bir yaşam alanı değildir. Engelliler ve yaşlılar için rampa ve eğimler uygun değildir.
Kaygan zeminlere direk olarak su geliyor ve buralarda da herhangi bir uyarı levhası ve insanların düşmemesi için bir önlem yok.
İnsanların yürüme yollarında keskin köşeler mevcut, kişi kayıp düştüğünde yaralanma riski yüksektir.
Malzemeler aşınmış, kırılmış. Bu malzemeler birçok kazaya davetiye çıkarır.
Genel olarak binanın risk analizi yapılmalıdır.
Yiyecek, içecek, kasa ve ambalajlar tanımlı yerlerde değil gelişigüzel yerlere konulmuş, insanlar bunlara takılıp düşebilir.
Kaydırakların yıllık periyodik bakım ve kontrolleri yapılıyor mu?
Hayat kurtarmak için hayat harcayamayız
2020’de pandemide dezmatiği ardından lojistik sektörü için meslek hastalığını engelleyen cihazı üreten Mita Mühendislik’in kurucu ortağı Sinan Yücel, “Çıkış noktamız, insan hayatını kolaylaştırmak ve kurtarmaktır, kurtaracağız diye harcayamayız" dedi
Tasarladıkça büyüyor Büyüdükçe tasarlıyor
Makine Mühendisleri Sinan Yücel ve Kenan Güneş ile İnşaat Mühendisi Çağdaş Ceylan ortaklığındaki Gebze firması Mita Mühendislik pandemi sürecinin başlarında dezenfekte cihazı Dezmatik’i tasarlayıp üretti. Türkiye’de ilke imza atıp dünyaya açıldı
**
Turizmde işçi sağlığı ve iş güvenliği (2)
Konuk Yazar
Mustafa YAHYAOĞLU
Devrimci Turizm İşçileri Sendikası
Genel Başkan
Dünden devam…
Turizm otelcilik ve yiyecek içecek işkolu, kendi içinde birçok işkolu barındırıyor.
Ulaşımdan başlayarak inşaat, elektrik, marangozluk ve ağaç işleri, demir doğrama, kaynak işleri, su tesisatçılığı ve sıhhi tesisat işleri, boyacılar, havuz temizliği ve kimyasalları, çamaşırhane, kat temizlikçileri ve meydancılar, garsonlar, barmenler, mutfak, bulaşıkhane, havuz ve plaj görevlileri, can kurtaranlar, eğitim görevlileri, depo görevlileri, ön büro, muhasebe, sekreterler vs. görevlileri, bahçıvanlar, güvenlik görevlileri, şoförler, yönetim kadroları, işletmeciler, mühendisler, doktorlar, hemşireler, animatörler.
En az 10 iş kolunun işi, aynı çatı altında, aynı iş yerinin işçileri tarafından, birlikte yapılıyor.
Bu kadar karmaşık ve her işin birlikte yapıldığı işyerinde, bütün ve departmanlara göre ayrı ayrı iş riski analizleri, işçi sağlığı ve iş güvenliği de çok önem kazanıyor.
Burada kaza riskleri değerlendirilirken misafirlerin riskleri de göz önünde bulundurulmak zorundadır. 300-500 personelin çalıştığı, 1000-1500 misafirin konakladığı, yüzlerce tedarikçinin girip çıktığı, bir tesiste, olabilecek kazaları önlemekten, ya da en aza indirmekten bahsediyoruz. Turizmde olacak bir kaza yerel bir haber olarakta kalmıyor. Uluslararası ajanslara düşüveriyor.
Otel içerisinde patlayıcı, yanıcı, yakıcı çeşitli tehlikeli maddeler var ve kullanılıyor. Çeşitli tehlike saçan makinalar çalışıyor. Eğitimlerle, tedbirler ve korunma malzemeleri ile çalışılmaz ise, büyük, küçük kazalar kaçınılmaz olur.
Yorgun, uykusuz, uzun saatler boyu çalışmalar, dikkat dağılmaları, eğitimsizlik, beceri yetersizliği bu kazaların başlıca sebepleri arasında sayılabilir. Yasadaki haftalık 45 saat, günlük 7,5 saatlik işgünü ülkemizde ve dünyada yüzyıllar boyu edinilen tecrübeler ve mücadelelerden ortaya çıktı.
Günde üç saatten, ayda 90 saatten ve yılda 270 saatten çok fazla mesai işçilerden istenemez. İşçiler karşı çıkmayıp, çalışsalar dahi, bu fazla çalışmanın ücretini mahkemelerde talep etseler bu sınırları aşan fazla çakışmalarının ücretlerini alamazlar.
Yasanın bir mantığı var, İşçi bundan fazla çalıştırılmamalı. Artık bundan fazlasında konuşulacak olan, para, değil candır. Günde 12-16 saat çalıştırılan bir işçide dikkat veya konsantrasyon, tedbir kalmaz. Ölümlü kazalara davetiye çıkartmaktır. Tur otobüs şoförleri çok somut örnektir.
Dünyada ve ülkelerde ortalama Ulusal gelirin yüzde 4,5 kadarı işkazaları ve sonuçlarına gidiyor. İşgücü kaybı, tazminatlar, cezalar. Doğrusu bu bedelleri, iş kazaları olmadan, kazaları önlemek için harcamaktır.
Burada sendikalara düşen görevler arasında en önemli olanlar, İşçilerin, işçi temsilcilerinin, İşçi sağlığı ve iş güvenliği uzmanlarının iyi eğitilmiş, bilinçlendirilmiş, işin ciddiyetini kavramış olmalarını sağlamaktır. İşyerlerinde, iş kazalarının sebeplerini ve risklerin ortadan kaldırılması veya en aza indirilmesine, araştırmaları ve önerileri ile ortak olmaktır.
Biz Devrimci Turizm İşçileri Sendikası olarak, işçilerin sadece ücretlerini pazarlık eden bir sendikacılığı değil, hayatının her anında ve her alanında yanında olacak, sorunlarına çözüm üretecek, haklarını aramasının yolunu açacak, eğitiminde, sağlığında, üretiminde, tüketiminde, örgütlü davranmasını sağlayacak, toplumsal rolünü değiştirecek bir sendikal anlayışı benimsiyoruz.
Ülkemizin, İş Cinayetlerinde, İşçi hakları ihlallerinde, Demokrasi kazalarında ve daha birçok olumsuzlukta Avrupa birincisi, Dünya üçüncüsü değil, Başarılarda, güzelliklerde, gelişmişlikte, refahta ilk sıralarda yer alabilmek arzusuyla….
(23 Kasım 2021/DİSK – Salgının İkinci yılında Covid-19 ile işçi sağlığı ve iş güvenliği politikaları değerlendirme raporuna atıfla)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.