BİRLEŞİK HAZİRAN HARAKETİ
Doğa ve toplum araştırması yapmak için doğu illerimizden birine giden bir grup bilim insanı büyük bir kar fırtınasına tutulunca yakınlarındaki bir köy evine sığınırlar konukları ısıtmak için tezek almak için dışarı çıkar ev sahibi kendilerini ısıtacak sobanın başına toplanan bilim adamları altına taşlar döşenerek yer zeminden epeyce yukarı kaldırılmış olan sobanın neden böyle olduğunu düşünüp tartışmaya başlarlar. Kimyacı kendine göre bir şeyler söyler. Matematikçi – jeologda öyle… o arada ev sahibi tezekler elinde içeri girer adama sobayı yer zeminden neden yukarı kaldırdığını sorarlar adamın yanıtı çok basittir. “Boru yetişmediği için böyle kurdum” der.
Sevgili okurlar kimse kimsenin derdinden anlamaz bilim adamı olmaları hiçbir şeyi değiştirmiyor. Hala çok zenginseniz soba kullanmıyorsanız akaryakıtınız tezek değilse hiç anlamazsınız bir söz vardır ağaçtan düşüp bacağını kıran adamı gene ağaçtan düşmüş bacağını kırmış adam anlar demem o ki o köylü fakir olan adamın sobasının o halini o eve başka fakir bir adam misafir olmuş olsaydı hemen anlardı. Halkın yoksulluğunu yönetenler anlamıyorlar çünkü yönetenlerimiz zengin kapitalistlerden onlar halkın oturduğu yerlerde oturmuyorlar yediğini yemiyorlar, giydiği elbiseyi giymiyorlar. Neden nasıl anlayabilecekler bizim yoksulluğumuzu cahilliğimizi hastalığımızı ki bu yüzden dolayı bizi yönetenler bizlere ve emeklerimize saygı göstermiyorlar bizden topladıkları vergileri çar çur ediyorlar ama her defasında bizler (yani halkın büyükçe bir bölümü) onları bizleri yönetsinler diye seçiyoruz. Yani kabahat onlarda değil kabahat bizlerdedir. Sevgili dostlar her şeyin bir başı bir de sonu vardır artık Türkiye’de bu yanlış gidişatın sonu geldi yönetenlerin ve onların ortakları zengin kapitalist sınıf bundan sonra bizi istedikleri gibi yönetemeyecekler çünkü karşılarında bilinçli kararlı halktan oluşmuş bir muhalefet var.
Birleşik haziran hareketi… işçilerden, köylülerden, memurlardan ve öğrencilerden oluşan bir hareket. Bir halk muhalefeti bu hareketi herkes tanıyor aslında ama ben bir daha anlatayım. Yırtık lastikli giyenler kömür madeninde ölenler kesilen ormanların sahipleri düzen partilerine oy verip sonra yanlışını anlayıp keşke ellerim kırılsaydı da vermeseydim diyenler. Ezilen, sömürülen baskıya ve zulme uğrayanlar bunlar birleşik haziran harekatı birbirine benzeyen birbirlerinin yoksulluklarını anlayabilen insanlardan oluşuyor bu hareketin bileşenleri Pazar günü Gebze’de bir form düzenlediler forumda AKP hükümetinin halka yaptığı anti demokratik uygulamalar tartışıldı AKP bu şuursuz gidişini durdurma kararı alındı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.