Bir Veda Yazısı  - Halil Yeni yazdı

Bir Veda Yazısı - Halil Yeni yazdı

  İnsan neden yazar düşündünüz mü? Onca sorun, onca bela, onca yalaka varken. Onca okur, onca insan, onca genç saçma sapan diziler izleyerek ömür...

 

 

İnsan neden yazar düşündünüz mü? Onca sorun, onca bela, onca yalaka varken. Onca okur, onca insan, onca genç saçma sapan diziler izleyerek ömür tüketirken, günlerce uğraşıp yazdıklarını bir Allah’ın kulu merak edip okumazken, saatlerini verdiğin yazı yayınlanır yayınlanmaz eskide kalırken. Ve tüm bu çürümüşlük ve yazarı çökerten umutsuzluk yetmezmiş gibi birde üzerine baskı, engelleme, yasaklama ve sansür ve tehdit ve gözaltı ve mahkeme tutanakları ve tutuklama an meselesiyken ve olası bir durumda sana sahip çıkılmayacağı peşin, peşin bildirilirken hiç düşündünüz mü insan inatla neden yazar? Ben düşündüm! başka çaresi yoktur da ondan.

 

Bizim de başka çaremiz yok. Çünkü yazı insanın eli ayağı, yazı insanın sesi soluğu, yazı ana, yazı baba, yazı bebek için süt. Yazı feryat figan, yazı resmi tarih. Yazı gayri resmi tarih. Yazı kayıt tutma. Yazı bir hayattır ve yazmaktan başka çaresi olmayanlar ancak yazıya dadanır, eli yüzü, gözü yazıya boyanır.

 

‘’Karanlığa küfredeceğine bir mumda sen yak’’ demiş biri. Güzel demiş. Gebze de yaşayan insanların sohbetlerinde hep Gebze. ‘’Gebze kötü’’, ‘’Gebze öcü,’’ ‘’Gebze yaşanacak yer değil.’’ ‘’Gebze güzel değil,’’ ‘’Gebze berbat.’’ ‘’Gebze de yapılacak hiçbir şey yok abi.’’ ‘’Gebze de yaşanılır mı be!’’ Gebze şöyle, Gebze böyle… Evet... Eyvallah. Doğru. Haklı. Gerçek. Tam tespit… Ama ya peki sen? Peki biz. Beki bizler. Yani Gebze’nin dertlerinden bahseden bizler ne yapıyoruz? Yaşadığımız yeri güzelleştirmeye, iyileştirmeye çabalıyor muyuz? İnsanların kötülüğünden dem vurup güzel insanları bulmak için yola çıkıyor muyuz? Onları yan yana getirmeye, buluşturmaya, tanıştırmaya, ‘’o kadar da az’’, ‘’şu kadar dar yalnız’’ değilmişiz dedirtmeye dair bir çabamız var mı? Hazıra konmaktan, ‘’birileri önümüze koysa da yesek ten’’ başka yaptığımız bir davranış tarzı var mı? Yok. Oda yok. Evet Gebze kötü ama kabul edelim ki bizlerde muhteşem insanlar değiliz.

 

İşte bu amaçla yola çıktık. Karanlığa küfretmek yerine bir mum yakmak için. Bir çıra ailevi kadar aydınlatmak için. Bir Kültür Sanat Sayfası çıkarmak istedik. Teşekkür ederiz bu teklifimizi Yeni Haber Gazetesi de destekledi ve tam bir yıldır her hafta Perşembe günü gazetenin 5. Sayfasında yeni konu ve yazarlarla güzel, bazı haftalar oldukça kaliteli sayfalar çıkardık. Yeni yazarlar, yeni edebiyatçılar, yeni şairler, yeni sanatçılar bulma, yaratma yolunda attığımız bu kıymetli adım belli anlamlarda karşılığını buldu ve insanları yazmaya, çizmeye, en azından düşünmeye yönlendirdi. Ölüm bir gerçekken ve tüm kudretiyle yanımız da yakınımızda dururken Tarık Akan’ın yada Vedat Türkali’nin aramızdan ayrılışına sadece bu dünyadan göçüp gittikleri için değil, yerine yeni edebiyatçılar yerine o kalitede yeni oyuncuların gelmediği için de üzülüyoruz. Ne kadar yıl oldu?  Yılmaz Güney’in boşluğunu doldurula bilmiş değiliz hala. İşte bu amaçla yola çıktık. Gebze den yeni Yılmaz Güneyler, yeni Nazım Hikmetler, Yaşar Kemal’ler çıkarmak için.

 

Gelinen aşamada genç arkadaşlarımızdan yazılar, şiirler, orta yaşlı abla ve abilerimizden güzel olumlu eleştiriler aldık. Gebze de ve ülke genelinde çıkan yeni sanat üretimlerini tanıttık, sanatçılardan teşekkürler aldık. Dayanışma duygularımızı kabarttık. Gebze de ilk kültür sanat sayfasını biz çıkardık. Şimdi bizlere yazılarını gönderen ve gazetede basıldığını gören kimi arkadaşlarımızın yeni kitap fikirleri var. Yine yanlarında olacağız.

 

Yukarıda saydıklarımız güzel yanlarımızdı, yapabildiklerimiz. Başara bildiklerimiz. Yapamadıklarımız ve başaramadıklarımızda oldu. Yola çıktığımız günle bugün arasında büyük bir uçurumla karşı karşıya kaldık. Kültür Sanat sayfamız kolektif bir üretimin parçasıydı. Şimdiyse bireysel bir çalışmanın ürünü olarak yayınlanıyor. Sanat sayfası ilgi ister, sanat sayfası yazı ister, sanat sayfası haber ister, sanat sayfası birlik ister. Ve yukarıda saydığım toplumsal amaçlarla yola çıkan sanat sayfası ekip çalışması ister. Bunu başaramayan her üretim kıymetsizleşir, değersizleştir. Bu bizim sorunumuz.

 

Diğer kısmı ise yeni basın yayın kararlarıyla ilgili. Gazetemiz tarafından bizlere bir brifing yada bilgilendirme toplantısı yapılmasa da farklı bir şekilde öğrendik ki yeni basın yayın kararları bizlerin özgür düşünce ve fikirlerle çıkardığımız o kültür sanat sayfasını engelleye bilecek, sansürleye bilecek, yazılarımızı yayınlatmaya bilecek… Bunlar bir yana birilerinin yazıklarımızdan rahatsız olması durumunda bizlerle fikirsel olarak uyuşmayan kişi ve kurumlar Yeni Haber Gazetesi’ne zarar vermeye çalışa bilecek… Yayın hayatı birazda güven ilişkisine bağlıdır. Gönüllü olarak çıktığımız bu yolda gazeteye zarar vermeyi istemeyiz.

 

 

Şimdi geldik sona. Bitti demiyorum. Diyemem. Ara verelim, biraz soluklanalım, daha iyi, daha güzel düşünelim diyorum. Yeni araçlar geliştirelim. Yeni yöntemler bulalım. Korkmayalım. Birbirimize güven verelim. Hep dayanışma içinde olalım. Daha iyi daha güzel, daha kolektif yayınlar çıkartalım diyorum. Bizler Gebze’nin kültürün sanatın şehri olması adına mücadelemize başka araç ve yöntemlerle devam edecek, yeni yazarlar, yeni sanatçılar, yeni edebiyatçılar, yeni aydınlar bulma ve yaratma konusunda ki mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.  Sayfanın bittiğini fark edecek olan arkadaşlarımıza, bize bir yıllık süre zarfında destek olan dostlarımıza ve okurlarımıza teşekkür ederiz. Yeni yollarda ve yeni yolculuklarda buluşmak dileğiyle… 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.