Aynı hayatı yeniden yaşamak isterdim

Bir anormal deli Tuncer Altunbulak ile yaşama dair sohbet

O’nu sabahın köründe bir parkta spor yaparken görebilirsiniz. Ya da gün içinde herhangi bir yerde elinde kitap okurken ya da yürürken. Telefon ve internet kullanmıyor. Uzun sakalı, siyah giysileri ve sohbetleri ile O gerçekten de sıra dışı birisi. Kendisini Dostoyevski’nin romanlarında buluyor. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesinde tedavi gördü, arada bir köşe yazısı yazıyor. Yazılarında en fazla ise kadınları, melankoliyi ve yaşamın karmaşasını konu ediyor.

Her yönüyle farklı ve sıra dışı biri olan Tuncer Altunbulak ile yaşam üzerine sohbet ettik.

Adınız, soyadınız? Tuncer Altunbulak.       

Mesleğiniz nedir? Emekli-Yazar

Arabanız var mı, markası nedir? Yok, olmasını da istemem. Teknoloji ile aram iyi değil.Telefon ve internet de kullanmıyorum.

En sevdiğiniz ve sevmediğiniz yemek? Az kuru fasulye, az pilav. Her gün yediğim yemek. Sevmediğim yemek yoktur. Taştan hafif ne olursa yerim.

Hobileriniz nelerdir? Spor yapmak, sevmek, yazmak ve okumak.

Hangi takımı tutuyorsunuz? Futbolla ilgilenmiyorum.

Gönlünüze dokunan bir şarkı var mı? Agora Meyhanesi.

Size göre en büyük zaafınız nedir? Kıskançlık ve karamsarlık.

Keşke yapmasaydım dediğiniz bir olay var mı, varsa nedir? Hiçbir şey yok. Yaptığım hiçbir şeyden pişman olmam.

Hayatınızda “onsuz olamam” dediğiniz kişi kimdir? Evet, kadınlar.

Kitap okumayı sever misiniz, en son okuduğunuz kitap? En sevdiğim şey. 3 kere, en çok kitap okuyan kişi ödülü aldım. Son okuduğum kitap, Virginia Woolf’un Yaşam Bir rüyadır, uyanmak öldürür.

En çok etkilendiğiniz yazar? Dostoyevski ile aynı duyguları ve heyecanları paylaşıyorum. Dostoyevski’nin bütün romanlarında kişiliğimi bulmuşumdur.  Bütün kitaplarının bir yerinde mutlaka benden söz etmiştir. Bir de Freud. Freud, cinsel eğilimlerimizin ustasıdır.

Bu coğrafyada ise Mevlana ve Yunus Emre gibi düşünürleri beğenirim.

Nerede oturuyorsunuz? Gebze’nin Osman Yılmaz Mahallesi’nde.

Hayalinizde nerede yaşamak isterdiniz? Issız bir adada tek başıma yaşamak isterdim. Hayalimde kurduğum güzel şeylerle birlikte.

Yaşadığınız yerde en çok olmasını istediğiniz şey? Sakinlik, güzel insanlar, güzel şeyler.

Yaşadığınız yerde en çok olmamasını istediğiniz şey. Kavga, cinayet ve kötü şeyler.

Kendinizi beş yıl sonra nerede görüyorsunuz? Yaşlanmış olarak görüyorum.

Üye olduğunuz herhangi bir dernek, STK, siyasi parti var mı? Hayır.

Sizce Gebze’nin en önemli eksiği nedir? Kütüphanenin yetersiz olması. Gebze kültür merkezine taşınması gerekiyor.

Sizce Gebze’nin en sevdiğiniz yönü hangisi? Karmaşık ve kozmopolit olması.

Kendinizi birkaç kelime ile nasıl ifade edersiniz? Akıllı biri değilim. Deliliğim de ispat edilmiştir. Karamsar, melankolik, çelişkili duygular yaşayan anormal biriyim. Aklımla değil duygularımla hareket ederim. Bir de en çok önemsediğim şey kadınlardır.

Kadınlar sizin için ne ifade ediyor? Kadınlar benim için bir hayat okuludur. Her şeyi onlardan öğreniyoruz. Onlar bizim vatanımız, ana dillerimizdir.

Peki hayalinizdeki kadını nasıl tarif edersiniz?40 yıldır ararım, ara sıra bulurum ve sonra kaybederim. Yine arar, yine bulur yine kaybederim. Sonsuzluğa kadar da bulamayacağımı da biliyorum.

İkinci bir hayat şansınız olsaydı? Aynı hayatı yeniden yaşamak isterdim.

Peki, ‘şu olmasaydı, iyi olurdu’ diyebileceğiniz kişiler? Hitler, Mussolini, Neron.

‘iyi ki var’ dediğiniz kişiler? Lenin, Mustafa Kemal Atatürk, Nazım Hikmet, Mehmet Akif Ersoy.