"Altınkum'a park?"... Her yer dolu yer yok
Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay ilçenin geçici misafirlerinin talep ve yakınmalarını gazetemize değerlendirdi. Başkan Atabay çocuk parkına dair, “Anılan bölgede park alanımız maalesef yok, park alanı oluşturma imkânımız da yok” dedi
Demedim mi Didim Diye...
Aktan USLU
5/1-B: Çık Çıkalım Çardağa
Demedim mi Didim Diye ana başlığını uygun gördüğümüz, halk yoğun dizimizin dördüncü gününde Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay’ı, o günkü röportajımızın bir bölümüyle bugün ağırlıyoruz. O röportajda her ne konuşuldu ise ama bugün olduğu gibi yine tam sayfaya yayılarak ama dizinin o günkü ana konusuna dair demeç şeklinde değerlendireceğiz.
OLMAZSA OLMAZ İDİ
Başkan Atabay ile bu röportaj görüşmesi, kendisinden kaynaklı olmayan sıkıntılı bir sürecin ardından gerçekleşti. Görüşmekte ısrarlıydık. Çünkü bu tür kentleri veya kentlerin özelliğini merkeze taşıyan dizilerde belediye başkanı makamı ve konumu itibariyle, ‘olmazsa olmaz’ kişidir. Son çare olarak cep telefon numarasını bir şekilde edinip görüşmemizde meramımızı anlatmamız, o görüşmenin hemen üç saat sonrasına -kuvvetle muhtemel- günlük program değişikliğine giderek randevu vermesi takdir ettiğimiz bir refleksi oldu.
ÇERÇİOĞLU “YAZILI CEVAPLA”
KONUĞUMUZ OLABİLİR
Aydın’ın Büyükşehir olmasından sebep Didim’in bir belediye başkanı daha vardır. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nu da başta toplu taşıma olmak üzere Büyükşehir ölçekli beklenen hizmetler ölçeğinde, dizimizde ağırlamak için gerekli girişimlerde bulunduk. Ancak bu görüşme gerçekleşirse, yazılı yöntem uygulanacak.
DİNLEMESİNİ BİLEN BİR SİYASETÇİ
Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay’a gelince; dinlemesini çok iyi biliyor ve sabırla dinliyor. Ülkemiz siyasetçilerinin çok büyük kısmında görülen, “Hastalık” kendisine bulaşmamış. İyi bir hatip. Uzatmadan, tekrara kaçmadan ama –aynı kelime sayısıyla- uzun cümleler de kullanmadan izahta bulunuyor. “Uzun cümle kurmama” gerek siyasette, gerekse bizim meslekte önemli. Ondan sebep ses kaydını yeniden dinleyerek yaptığımız görüşmede özet veya ayıklama yöntemine çok nadir başvurduk.
Başkan Atabay arkadaşımız Aktan Uslu’nun sorularını Didim Belediyesi’nin Altınkum mevkiindeki ek binasında yanıtladı…
ALTINKUM YERALTI ÇÖP
KONTEYNERİNE UYGUN DEĞİL
- Çöp konteynerleri çok tepki konusu. Yeraltına almak için çalışma var mı?
- Halihazırda, Atatürk Bulvarı ve çevresinde 120 tane yeraltı çöp konteynerimiz var. Ancak çöp konteynerlerinde yeraltı modeli olanları her yere yerleştiremiyorsunuz? Büyük koymanız lazım, küçük maliyeti kurtarmıyor. O konteynerleri alıp kaldıran makineler, kamyonlar özel ekipmanlar. Her yere giremiyor. Çünkü hayli büyükler. İşlem esnasında ayaklarını çıkartıyor, ayaklarını yere bastırıp konteyneri çıkartıyor. Oldukça ağır ekipman olmasından ötürü her yere kurulamıyor. Bu sistemi kurabildiğimiz, müsait olan alanlarda 120 tane kurduk.
550-700 TON ARASI ÇÖP TOPLUYORUZ
- Çöp konusuna gelince; bizim normal nüfusumuz 100 bin. Günümüz itibariyle ilçemizin –geçici- nüfusu 750 bin. Kurban Bayramı sürecinde 1 milyon 300 bin kişiye yükseldi nüfusumuz. Biz günde 550 – 700 ton arası çöp topluyoruz. Bu orta ölçekten biraz daha büyük bir ilin toplayacağı çöptür.
TATİL PSİKOLOJİSİNDE
GELİŞİGÜZEL ATIYORLAR
- Yazlık, turistik il/ilçelerin şöyle bir sorunu var: Dışarıdan gelen insanlar tatil psikolojisi içerisinde, zaten kentimize dair bir aidiyet duygusu olmadığı için elindeki her tür atığı çöp kutusu veya konteyneri aramadan gelişigüzel atıyor. Çünkü gelip geçici.
KONUTUN GEÇİCİ SANKİ
“BİR KONTEYNER YOK” DİYOR
- Mesela biz yazın; kış mevsiminde saatli çöp topladığımız yerlerde çöp konteyneri koymuyoruz. Vatandaşımız (Didimliler) çöp kamyonunun geçeceği saati bildiği için o saatte çöpünü direk kamyona verir. Yaz mevsiminde bu uygulamayı kaldırıyoruz çünkü evler yazlık olarak; haftalık veya günübirlik sürelerle kiraya veriliyor. Oranın geçici sakini biz her ne kadar tabelalar, afişler ile duyurmaya çalışsak dahi, ‘Nasıl memleket burası. Bir tane çöp konteyneri yok’ diyor. Elindeki poşeti atıp gidiyor. O yüzden yaz mevsiminde uygulamayı kaldırıyoruz.
ÖVGÜ ALAN BİR BELEDİYEYİZ
- Şikâyetlere gelince; ilçenin yerleşik nüfusunun yedi katı nüfusa hizmet vermeye çalışıyoruz. Ama buna rağmen çöp toplama ve sokak temizliği konusunda çok fazla övgü alan bir belediyeyiz. En iyi yaptığımız işlerden biri. Çünkü filomuz iyi, çalışan elemanlarımız sürekli eğitimdeler.
BÖLGESEL ŞİKÂYETLER OLABİLİR
- Bugün (12 Ağustos 2022) mesela kiralama yöntemiyle ikinci kez yine aldık. Çöp konteylerini otomatik olarak buharla dezenfekte edip 60 saniyede çıkartan büyük bir kamyonumuz geldi. Malum, Kurban Bayramı’ndan yeni çıktığımız süreçteyiz ve temizlime işlemi elle yıkama ile olmuyor. Büyük bir TIR misali; konteyneri otomatik olarak içeriye alıyor. Buharla yıkıyor, ilaçla dezenfekte ediyor. Yerine geri bırakıyor. Özetle, çöp toplama konusunda başarılıyız. Tabi ki bu kadar büyük bir nüfusun olduğu ilçemizde bölgesel olarak şikâyetler olabilir.
HİÇ BOŞ ARSA KALMAMIŞ
- Altınkum’da; Medusa’nın ötesi ve civarında çocukların oyun oynayabilecekleri park yok veya varsa da, tatilciler bulamadı ama çocukları için önemli bir ihtiyaç?
- Bahsettiğiniz bölge, çok sıkıntılı bir bölge. Planlamamız oldu ama park yerimiz yok. Medusa’nın biraz ilerisinde, 750 metrekarelik/bir dönümlük bir parkımız var. Anadolu Otel’e doğru giden yerde ama dışarıdan gelen tatilcinin onu bulması zor. Ama bölge sıkışık bir bölge. Maalesef park alanımız yok. En yakın park bulunmak durumunda. Anılan bölgede park alanımız maalesef yok ve –soru üzerine- imar uygulamaları ile park alanı oluşturma imkânımız da yok. Altınkum Bölgesi’nde hiç boş arsa kalmamış.
YENİ OTOGAR YERİ İÇİN TAHSİS ALAMADIK
- Otogar… (özetle) Projeniz var mı?
- Yasal olarak Büyükşehirler’e ait bir konu. Fakat her yere otogar yapamazsınız. Şehir dışında olmalılar ve yenisini tasarlarken şehrin 20-50 yıl sonrasını da öngörü ile planlayıp göz önünde tutmanız lazım. Zaman içinde şehirde değişim olabilir ama bizim bulduğumuz en uygun yerde tahsis alamadık. Mera alanı içerisindeki dosyamızı belirli bir alana kadar ilerlettik. Gayet olumlu bir şekilde ama ondan sonra tıkandı kaldı. Maalesef araziyi alamadığımız için, müsait bir arsa da olmadığı için otogar konusunu halen araştırma içindeyiz O eksiğimizi biliyoruz ama giderilmesine de müsaade edilmiyor.
YEMEK KONUSUNDA BİRAZ FAKİRİZ
- Didim’in örneğin Damal Bebek gibi öne çıkan ürünü/üretimi; örneğin İnegöl Köfte gibi öne çıkan bir lezzeti yok mu veya var da biz mi bilmiyoruz, bulamadık?
- Mübadil Lezzetler adlı bir kitap çıkarttık ve birçoğu kaybolmuş lezzetleri tekrardan meydana çıkarttık. Didim gibi deniz kenarı şehirlerde en önemli gıda ürünü, balıktır. Veya denizden elde edilen deniz börülcesi gibi yeşilliklerdir. Ama onun dışında burada kadim olarak yapılan, lokantalarda satılan bir yemek yok. Esnaf lokantalarına gittiğinizde Türkiye’nin her tarafından yemek çeşitlerini bulursunuz. Çünkü burada çok önemli bir tanım yapılmamış turizme açılmadan evvel. Bir tek tütün ekilip biçilmiş. Onun dışında da çok büyük tarım yapılmadığı için tarıma dayalı sebze yemeğimiz de yok. O konuda biraz fakir bir ilçeyiz.
DİDYMA MARKASIYLA
ÜRETİCİ İLÇEYİZ
- Kent meydanının önünde mavi beyaz karavan var. O bizim belediyenindir. Belediyemizin heykel seramik atölyesinde yapılan birçok şey vardır. Onları alabilirsiniz. 10 çeşit tıbbi ve aromatik bitkinin yağını alabilirsiniz. Sabunlarımız var, alabilirsiniz. Didyma ismiyle özel üretim bunlar.
https://www.cumhuriyet.com.tr/
ANILARINA SAYGIYLA: Didim Belediyesi’ne ait parklardan biri Altınkum’a yaya 20 dakika mesafede; Yenimahalle, Selanik Caddesi üzerinde. 10 Ekim Ankara katliamında hayatını kaybedenler arasında Didimli Elif Kaftancıoğlu da yer aldı. Aramızda olsaydı, 09 Ağustos’ta 27’nci doğum gününü kutlayacaktı. İsmi, Elif Kanlıoğlu Barış Parkı’nda yaşatılıyor. Kanlıoğlu’nun şahsında, katliamda hayatını kaybeden tüm barış güvercinlerinin anısına, saygıyla.
**
Turizm kentlerine kaynak
ortalama nüfustan aktarılmalı
- Çok sık tartışılan konu. Devlet ve kurumları; Didim ve misali turistik ilçelerin belediyelerine kaynak aktarırken yerleşik nüfusu baz alıyor ancak yaz mevsiminde malum nüfus patlaması oluyor… (Özetle) Bu sorunda çözüm sizce ne?
- Devlet bize o kaynağı 100 bin nüfusa göre veriyor ama bunun da yüzde 45-47’sini kesiyor. Bizim devlete olan bazı borçlarımızdan ötürü haklı olarak kesiyor.
- Biz bunu yıllardır söylüyoruz. Çok basit bir çözüm yöntemi var? Turizm kentlerinin en azından yerleşik nüfusa göre değil ortalama (Yılboyu konaklayan nüfus/365) nüfusa göre kaynak aktarmaları lazım. Biz bunu da bir kenara bırakıyoruz. Bize yıl boyunca 6 ay, turizm sezonu nüfus ortalamamız neyse ona göre para yollayın. Yardımda bulunun. Diğer 6 aylık sonbahar, kış ayları için yerleşik nüfusa göre kaynak aktarın. Siz de takdir edersiniz ki 100 bin nüfus için gönderilen parayla 750 bin kişiye hizmet etmemiz çok zor. Bizim aynı gün iki kamyonumuz arıza yapsa –ki çok yoruluyor bu kamyonlar- inanın ‘batarız.’ Ki biz bazen bu kadar kısıtlı imkânlarla çalıştığımız halde bazı arkadaşlarımızla, civardaki komşu ilçelerimizi de araç takviyesi yapıyoruz gerektiği zaman.
- Bu sorunun tek çözümü tüketilen elektriğin, suyun abone sayısına göre, hepsine göre bir kıstas alınabilir. Ama en basiti; İl Turizm Müdürlükleri’nde gelen giden yerli/yabancı turist sayısı belli. Oteller zaten her gece Emniyet’e EGM diye adlandırılan raporlama ile konaklayanların kimlik bilgilerini aktarıyor. Her ilçe için geçerli olmak kaydıyla, ortalama nüfusu bulabilirsiniz. Ona göre bile yol alınsa çok rahat ederiz.
**
Turistik ilçelerde
zabıtalık çok zor
Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay ile görüşmemiz, Didim Belediyesi Zabıta Müdürü Murat Hacıfettahoğlu’na yönelik 01 Ağustos’taki silahlı saldırının ilçe gündeminde yerini koruduğu günlere denk geldi. Görüştüğümüz gün ve anda ise zanlılar yakalanmış, sorgudaydı. 6 zanlıdan üçü tutuklandı. Azmettiricinin bir otel işletmecisi olduğuna dair iddialar ise netlik kazanmadı. Hacıfettahoğlu daha önceden bir pazarcı esnafının saldırısına uğramış. Atabay ile görüştüğümüz süreçte çok sıkıcı bir gündemi de vardı Didim’in ama siyasi olduğu için ne sorduk, ne sohbette sözünü ettik. Hacıfettahoğlu’na saldırıyı biz de kınayıp geçmiş olsun dileklerimizi iletirken kısa bir değerlendirmesini aldık:
- Turistik ilçelerde zabıta olarak görev yapmak çok zor. Çünkü her yerden seyyar satıcı geliyor. Gayrimeşru iş yapmak için gelen çok sayıda kişi var. Çok hareketli bir nüfus var. –Soru üzerine- Saldırının hangi kesimden geldiğine dair fikir yürütmek istemiyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.