Aileler hiperaktiviteyi yaramazlıkla karıştırıyor!
Üsküdar Üniversitesi NP Etiler Tıp Merkezi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, çocuklarda DEHB hakkında bilgi verdi ve ailelere önerilerde bulundu.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun (DEHB), ailelerin Çocuk ve Ergen psikiyatrisi birimlerine en sık başvurduğu psikiyatrik bir bozukluk olduğunu dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, “DEHB, önemli psikiyatrik, akademik ve sosyal sorunlara neden olabilecek ciddi bir halk sağlığı sorunudur.” dedi.
Teşhisi ve tedavisinin giderek daha önemli hale geldiğine dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, “Bireyleri hayatları boyunca olumsuz olarak etkileyebileceği için DEHB’in tedavi edilmesi önemlidir. Çocuğunuz, sizi dinliyormuş gibi görünüp ilgisini sürekli başka bir alana kaydırıyorsa, dikkati çok çabuk dağılıyorsa, bir alana dikkatini yoğunlaştırması gereken işleri yapmaktan hoşlanmıyorsa, verilen komutları izlemede güçlük çekiyorsa, bu belirtiler dikkat eksikliğini işaret eden veriler olabilir. Çocuğun yaş düzeyine göre, oturması gereken yerde sakince oturup bekleyememesi, özellikle küçük yaşlarda riskli davranışlarda bulunması hiperaktiviteyi gösterebilir.” açıklamasını yaptı.
TEDAVİ EDİLMEYEN DEHB ERİŞKİNLİKTE DE DEVAM EDİYOR!
DEHB’in günümüzde aileler tarafından daha çok duyulan bir tanı olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, “Ancak hala çoğu ailenin çocuklarına DEHB tanısı konulsa bile yeterince bilgi sahibi olmadığını ve bu durumun kendiliğinden geçebileceğini düşündüklerine tanık oluyoruz.” dedi.
DEHB tedavisinde ilk adımın bu hastalık hakkında ailenin bilinçlendirilmesi olduğunun altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, “Ailelere nasıl bir tedavi izleneceği ve tedavi olunmadığı durumlarda ne gibi sorunlarla karşılaşılacağı hakkında bilgi verilmesi gerekir. DEHB tedavisinde hastanın yaşı önemlidir. Eğer tedavi gören kişi çocuk ve ergen ise ailenin de tedaviye katılması tedaviye olumlu katkı sağlayacak ve iyileşmenin hızını artıracaktır.” uyarısında bulundu.
DEHB’in tedavi edilmediği durumlarda yüzde 80 oranında ergenlikte, yüzde 60 oranında da erişkinlikte devam edeceğine vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, DEHB olan çocuğun dikkati ya da hiperaktivitesinin aniden düzelmeyeceğini ve kendi kapasitesinin altında başarı gösterme, arkadaş ilişkilerinde sorun, kaza ve yaralanmalara daha çok açık olmak, sigara, alkol gibi maddelerin kullanımının daha sık görülmesi gibi problemlerin ortaya çıkabileceğini hatırlattı.
AİLENİN İLGİ VE DESTEĞİ TEDAVİNİN BAŞARISI İÇİN ŞART
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu gelişiminde anne babanın yetiştirme tarzının, çocuğa karşı tutumları ve disiplin verme yöntemlerinin bir etkisi olmadığının altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, “Ancak ailenin ilgi ve desteği tedavinin başarısı için şarttır.” dedi.
DEHB tanısı almış çocukların ailelerine önerilerde bulunan Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, sözlerini şöyle tamamladı:
“Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) olan çocuğunuzdan mükemmellik beklemeyin, ufak hatalarını büyütmeyin, bazı hatalarını görmezden gelin. Çocuğunuza sürekli nasihatte bulunmaktan, söylenip durmaktan, bağırıp çağırmaktan vazgeçin. Değersizlik hissi yarattığınız her eyleminiz davranış sorunlarını ağırlaştıracaktır. Çocuğunuza hiçbir zaman tembel, aptal, yaramaz, inatçı, beceriksiz, huysuz, aksi gibi hitaplarda bulunmayın. Özel diyet, vitamin gibi ek gıdaların dikkat eksikliği tedavisine katkısı yoktur. Ancak çocuğun dengeli beslenmesi, spor gibi aktivitelere yönlendirilmesi, uyku düzenine dikkat edilmesi DEHB belirtileriyle başa çıkmanızda yardımcı olur. İlaçlar DEHB’ da çok faydalıdır. Ancak sınıf öğretmeni, rehber öğretmen, okul idaresi ve ailenin bilinçli ve sorumlu yaklaşımları tedavide olmazsa olmazdır.”
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.