"49 yıl önce Kıbrıs’a can borcu bıraktım"

Kıbrıs'ta Türklerin uğradığı baskı ve zulmü ortadan kaldırmak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetleri'nce gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı'nın üzerinden 49 yıl geçti. 20 Temmuz 1974'te Kıbrıs Barış Harekâtı'na katılan 72 yaşındaki Kıbrıs Gazisi Mümin Olca, geçmiş günleri yad ediyor. 3 ay önce eşini kaybeden Olca, 2 oğlu ve 3 torunu var. Tek başına yaşayan Olca, 1974'te Kıbrıs Barış Harekâtı hatıralarını anlattı. 1964 yılında Rumların Kıbrıs'ta yaşattığı zulümden etkilenen ve henüz 13 yaşındayken Kıbrıs'a askere gitme hayali kuran Olca'nın 1974 yılında 20 yaşındayken Kıbrıs Barış Harekatı'na katılma şansı yakaladı. Kıbrıs Barış Harekatı'nın ikinci safhası 14 Ağustos 1974’te "Ayşe tatile çıksın" parolasıyla başladı. Olca, bu parolayı duyduğunda duygulandığını söyledi.

"Kıbrıs Harekatı’nın şifresi ‘Ayşe tatile çıktı’ idi"
Hayat hikayesini anlatan Kıbrıs Gazisi Mümin Olca, “31 yaşlarında evlendim. 47 yıllık evliydim ama 3 ay önce eşimi kaybettim. Kıbrıs Harekatına 1974 yılında 14. piyade alayında Maraş birliğinden katıldım. Harekata katıldığımda 20 yaşında, genç delikanlıydım. Kıbrıs Harekatı’na gitmeden önce birliklerimiz yüzde yüze tamamlandı. 19 Temmuz akşamı kırmızı alarm vurdu. Hazırlığımızı yapıp yola çıktık. Radyolarda ‘Ayşe tatile çıktı’ diye anonslar yapılıp sokaklarda kutlamalar yapılıyordu. Radyodan Ayşe tatile çıktıyı duyunca Kıbrıs Harekatı çıkarması başladığını anladık. Birliğimizin sayısı yüzde yüze tamamlandıktan sonra 50. piyade alayını terk ederek Mersin toplanma bölgesine gittik. Orada bir gün kaldıktan sonra mermilerimizi verdiler ve Ertuğrul Gemisi ile hareket ettik. Kıbrıs Harekatı’nın şifresi ‘Ayşe tatile çıktı’ idi. Bu söz bize anlam verdi ve şimdi bize hatıra olarak kaldı. Harekat bittikten sonra da orada kaldım. Bir sene Kıbrıs’ta kalarak terhis oldum. Kontrol sebebiyle Kıbrıs’ı terk etmedik" diye konuştu.

"Esir olarak topladığımız kadın ve diğerlerinin ihtiyaçlarını karşılıyorduk"
Türk askerinin merhametli olduğundan bahseden Gazi Olca, "Biz diğer düşman askerleri gibi değil, sivillere, çocuklara, yaşlılara el değdirmeden namuslarını koruyan toplumuz. Esir olarak topladığımız kadın ve diğerlerinin ihtiyaçlarını karşılıyorduk. Doktor üsteğmenimiz sürekli esirleri ziyaret ediyor, ilaçlarını, tedavilerini, bakımlarını yapıyordu. O zaman bizim ordumuzun merhametini ve diğer askerlerden farkını gördüm" şeklinde konuştu.

"49 yıl önce Kıbrıs’a can borcu bıraktım"
Küçük yaşlardayken askere Kıbrıs'a gitmeyi hayal eden Olca, "1964 Kıbrıs'ta yılında yapılan zulümleri sebebiyle miting yapılmıştı. Ben 13 yaşındayken, içimden ‘Asker olursam Kıbrıs’a giderim’ diye düşündüm. Öyle hayal kurdum ve Kıbrıs Harekatına katıldım. Askerden döndükten sonra bir daha Kıbrıs’a girmek nasip olmadı. 49 yıl önce Kıbrıs’a can borcu bıraktım. O borcumun ödenmesi için ya devletim beni oraya götürüp gezdirecek, ya da Kıbrıs Devleti bizi o imkanı sağlayacak ki gidelim. Devletimizin gücü ile gidenler var, nasip olursa ben de gitmek isterim. Turist olarak kendim tek başıma gitmek istemiyorum, bize sağlanan imkan ile bize oraları gezdirmelerini istiyorum. Oradaki anılarımızı görmek istiyorum" ifadelerini kullandı.